Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2013/19613 E. 2014/19234 K. 01.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/19613
KARAR NO : 2014/19234
KARAR TARİHİ : 01.10.2014

Tebliğname No : 12 – 2012/200071
Mahkemesi : İstanbul 50. Asliye Ceza Mahkemesi
Tarihi : 16/02/2012
Numarası : 2010/83 – 2012/248
Suç : 2863 sayılı Kanun’a aykırılık

2863 sayılı Kanun’ a aykırılık suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Katılan vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
İstanbul 1 Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’ nun 27/10/1993 gün 5043 sayılı kararı ile korunması gerekli kültür varlığı olarak tescilli Eyüp ilçesi, K.. mahallesi, Köyiçi mevki .. ada .. parsel sayılı taşınmaz üzerindeki yapının yıkılıp, yeniden inşa edildiğinden bahisle açılan kamu davası ile ilgili olarak, suça konu yapının iç ve dış tadilatının 1992 – 1993 yıllarında sanığın annesi tarafından yaptırıldığının tespitine ilişkin dosya kapsamında mevcut 23/08/2011 tarihli kolluk görevlileri tarafından düzenlenen tutanak esas alınarak, sanığın beraatine dair yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de; sanık hakkında daha önce aynı taşınmaz üzerine yapılan izinsiz uygulamalarla ilgili olarak 18/05/2009 tarihli iddianame ile Eyüp Asliye Ceza Mahkemesi’ ne kamu davası açıldığı görülmekle, aynı fiil nedeniyle, sanık için önceden verilmiş bir hüküm veya açılmış bir davanın bulunup bulunmadığının anlaşılması bakımından, imar kirliliğine neden olmak suçundan açılan dava dosyası istenip, bahse konu taşınmazın korunması gerekli kültür varlığı olarak tesciline ilişkin ilgili kurul kararı ve ilan tutanakları ile taşınmazın tapu kaydı beyanlar hanesi görünecek şekilde dosyaya getirtilmesinden sonra, mahallinde inşaat mühendisi ve arkeolog bilirkişilerin katılımı ile keşif icra edilerek, suça konu yapıda kullanılan malzemelerin eskiliği, renkteki solmalar ve yıpranma durumu dikkate alınarak, yapılış tarihleri tereddüte yer vermeyecek şekilde saptanıp ve bu şekilde sanığın dava konusu uygulamaları zamanaşımı süresi içerisinde gerçekleştirip gerçekleştirmediği ve taşınmazın bu niteliğinin sanık tarafından
bilinmesi gerekip gerekmediği hususu araştırılıp, hükümden sonra 11/10/2013 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6498 sayılı Kanun ile değişik 2863 sayılı Kanun’un 65. maddesindeki düzenlemelerde dikkate alınarak, sanığın hukuki durumunun yeniden takdir ve tayininde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, bu nedenle 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca, beraate ilişkin hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA, 01/10/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.