Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2013/19445 E. 2014/19796 K. 15.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/19445
KARAR NO : 2014/19796
KARAR TARİHİ : 15.10.2014

Tebliğname no : 12 – 2012/205911
Mahkemesi : İstanbul Anadolu 36. Asliye Ceza Mahkemesi
Tarihi : 08/05/2012
Numarası : 2010/914 – 2012/378
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık

2863 sayılı Kanun’a aykırılık suçundan sanıkların beraatlerine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin, yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Gayrimenkul Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulu’nun 12/03/1977 gün 9721 sayılı kararı ile korunması gerekli kültür varlığı olarak tescilli …. ada .. ve 996 ada 6 parsel sayılı taşınmazların koruma alanında yer alıp aynı zamanda, İstanbul 2 Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nun 10/10/1996 gün 4283 sayılı kararı ile koruma alanı olarak belirlenen Kadıköy ilçesi, Z.. mahallesi, .. ada .. parsel sayılı taşınmaz üzerinde yer alan 25-45 cm çaplarında dört adet sedir ile 30 cm çapında bir adet defne ağacının kesilip, ayrıca üzerine sanıklardan Y.. H..’in yönetim kurulu başkanı, diğer sanıkların ise yönetim kurulu üyesi oldukları dernek tarafından lokal olarak kullanmak amacıyla yapılacak inşaatın zemin etüdü ve drenaj gibi müdahalelerde bulunulduğundan bahisle açılan kamu davası ile ilgili olarak, mahkeme tarafından, bahse konu taşınmaz üzerinde bulunan ağaçların sanıklar tarafından kestirildiğine ilişkin mahkumiyetleri için yeterli delil bulunmadığından, beraatlerine ilişkin yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, suç tarihinde bahse konu taşınmaz üzerine, dernek faaliyetlerinde kullanılmak amacıyla lokal inşa etmeyi düşünen yönetim kurulu üyeleri olan sanıklar dışında, herhangi bir kimsenin suça konu ağaçları kestirmesinin hayatın olağan akışına uygun olmadığı, ayrıca dosya kapsamında mevcut mimar bilirkişisi raporunda, zemin etüdü amaçlı sondaj faaliyetinin 2863 sayılı Kanun kapsamında müdahale niteliğinde olmadığı belirtilmiş ise de, 2863 sayılı Kanun’un 9. maddesinde, korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıkları ve koruma alanları sondaj yapmanın inşai ve fiziki müdahale niteliğinde olduğunun açık olarak belirtildiği, bu kapsamda öncelikle, sanıkların, yönetim kurulu üyesi olduğu derneğin, iş bölümüne ilişkin herhangi bir karar bulunup bulunmadığı hususu araştırılıp, var ise eğer, suça konu uygulamaların sanıklardan hangisinin yetki ve sorumluluğunda olduğu hususu açıklığa kavuşturularak;
Bünyesinde koruma, uygulama denetim büroları kurulan idarelerden izin almaksızın veya izne aykırı olarak izinsiz inşai ve fiziki müdahalede bulunanların, 2863 sayılı Kanunun 65/d maddesi gereğince cezalandırılması gerekeceği, bu kapsamda, suça konu taşınmazın bulunduğu ilde Büyükşehir Belediye Başkanlığı bünyesinde koruma, uygulama denetim bürosu kurulup kurulmadığı araştırılıp, eğer kurulmuş ise, taşınmazın olduğu yerin Büyükşehir Belediye Başkanlığı bünyesinde kurulan koruma, uygulama denetim bürosunun sorumluluk alanı kapsamında olup olmadığı hususu tespit edilip, hükümden sonra, 08.10.2013 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6498 sayılı Kanun ile değişik 2863 sayılı Kanunun 65/1 ve 65/4 maddeleri gereğince sanıkların hukuki durumunun takdir ve tayininde zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, bu sebepden dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince, sanıkların beraatlerine ilişkin hükmün isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 15/10/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.