Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2013/19192 E. 2014/2087 K. 30.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/19192
KARAR NO : 2014/2087
KARAR TARİHİ : 30.01.2014

Tebliğname no : 12 – 2013/221312
Mahkemesi : Simav Sulh Ceza Mahkemesi
Tarihi : 25.04. 2013
Numarası : 2012/364 – 2013/141
Suç : Taksirle yaralama

Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Katılan vekilinin temyiz itirazının suç vasfına yönelik olduğu ve kararın bu nedenle temyize tabi olduğu anlaşıldığından mahkemenin 09.05.2013 tarihli ve hükmün miktarı itibariyle temyizi kabil olmadığından bahisle katılan vekilinin temyiz talebinin reddine ilişkin ek kararının kaldırılmasına karar verilerek yapılan incelemede;
Sanığın daha öncede forklift kullandığı ve bilinçli taksir unsurlarının oluşmadığından tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak olunmamıştır
1- Balyalama ve presleme bölümünde kullandığı forklift ile yükleme yaparken geri manevra sırasında arkasında makine başında çalışmakta olan katılana çarparak yaralanmasına tam kusurlu olarak neden olan sanık hakkında, iki sınır arasında temel ceza belirlenirken suçun işleniş biçimi, failin taksire dayalı kusurunun yoğunluğu, meydana gelen zararın ağırlığı, yaralanmanın niteliği, maddede öngörülen cezanın alt sınırı da nazara alınmak suretiyle, uygun bir cezaya hükmedilmesi gerektiği gözetilmeden, tam kusurlu olarak meydana getirdiği kaza sonucu katılanın hayat fonksiyonlarına ağır 5. derece etkili kemik kırığına yol açacak şekilde yaralanmasına neden olan sanık hakkında ceza tayininde asgari hadden daha fazla uzaklaşılması yerine yazılı şekilde eksik ceza tayini,
2- TCK’nın 52/4. maddesi gereğince, taksitlerden birinin ödenmemesi halinde, geri kalan kısmın tamamının tahsil edileceği ihtarından sonra, aynı madde gereğince “ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin” ihtar edilmesi yerine 5275 sayılı Kanunun 106/3. maddesi gereğince ihtarına karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 30/01/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.