YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/17580
KARAR NO : 2014/8148
KARAR TARİHİ : 02.04.2014
Tebliğname No : 12 – 2012/182666
Mahkemesi :Sarıkamış Asliye Ceza Mahkemesi
Tarihi :24.01.2012
Numarası :2010/120 – 2012/4
Suç :Taksirle Öldürme
Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkûmiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii ve katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Kaza tespit tutanağı ve trafikçi bilirkişi raporuyla kusur izafe edilen, yolun bakım ve onarımından sorumlu kurum ve kuruluşun ilgili personeli hakkında zamanaşımı süresi içerisinde Sarıkamış Cumhuriyet Başsavcılığınca gereğinin takdir ve ifası mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin kusura ve eksik incelemeye; katılanlar vekilinin, bilinçli taksirin şartlarının gerçekleştiğine, eksik inbcelemeye, sair nedenlere ilişkin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK’nın 61/1 ve 22/4. madde ve fıkralarında yer alan ölçütlerden olan failin kusuru, meydana gelen zararın ağırlığı, suçun işleniş biçimi ile suçun işlendiği yer ve zaman nazara alınmak suretiyle TCK’nın 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmolunması gerekirken, sanığın asli kusurlu olduğunun mahkemece de kabul edildiği somut olayda alt sınır aşılarak hak ve nasafete uygun bir ceza yerine, asgari hadden ceza tayini,
2- Sanık hakkında hükmolunan 1 yıl 8 ay hapis cezasının TCK’nın 49/2. maddesi uyarınca kısa süreli olmaması nedeniyle, hükmün esasını teşkil eden kısa kararda ve gerekçeli kararın hüküm kısmında, hürriyeti bağlayıcı cezayı adli para cezasına çevirmenin yasal dayanağını oluşturan TCK’nın 50/4. maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK’nın 232/6. maddesine aykırı davranılması,
3- TCK’nın 50/6. maddesinde bulunan “yaptırımın” ibaresinin 01/03/2008 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 26/02/2008 tarih 5739 sayılı Kanunun 4. maddesi ile “tedbirin” olarak değiştirilmesi ile sözü edilen maddenin birinci fıkrasının “a” bendi uyarınca hapis cezasının paraya çevrilmesi seçenek yaptırım, diğer bentlerde düzenlenen hususların ise seçenek tedbir niteliğinde olduğu, TCK’nın 50/6. maddesinde hüküm kesinleştikten sonra Cumhuriyet savcılığınca yapılan tebligata rağmen otuz gün içinde seçenek tedbirin gereklerinin yerine getirilmesine başlanmaması veya başlanıp da devam edilmemesinin sonuçlarının düzenlediği, somut durumda ise sanık hakkında bir tedbir niteliğini haiz olmayan, kısa süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine karar verildiği, kaldı ki bu durumun hükmün tesisi aşamasında değil, hükmün kesinleşmesinden sonra infaz aşamasında nazara alınacağı hususu gözetilmeksizin infazı kısıtlar biçimde karar tesis edilmesi,
4- 08/03/2011 günlü oturumda 5271 sayılı CMK’nın 238. Maddesi gereğince kamu davasına katılmalarına karar verilmiş olan G.. A.., D.. A.., Leyla Akanaras ve Aras Akanaras’ın gerekçeli karar başlığında müşteki olarak gösterilmesi,
5- Sanığın sürücü belgesinin suç tarihinde geçerli olup olmadığı araştırılarak, onaylı örneği dosyaya getirtilmeden, yazılı şekilde geri alınmasına karar verilmesi,
6- Gerekçeli karar başlığında suçun işlendiği zaman diliminin gösterilmemesi suretiyle CMK’nın 232/2-c maddesine aykırı davranılması
Kanuna aykırı olup, sanık müdafii ile katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 02.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.