Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2013/16850 E. 2014/20346 K. 20.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/16850
KARAR NO : 2014/20346
KARAR TARİHİ : 20.10.2014

Tebliğname no : 12 – 2012/190866
Mahkemesi : Zile Asliye Ceza Mahkemesi
Karar Tarihi : 19/04/2012
Numarası : 2010/131 – 2012/162
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık

2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanıkların beraatlerine ilişkin hükümler, mahalli Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Zile İlçe Jandarma Komutanlığı’na yapılan bir ihbar üzerine, olay yeri olan Z.. ilçesi, Binbaşıoğlu ile B.. köyleri arasında bulunan ve Sivas Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nun 18.11.2011 tarih ve 114 sayılı kararıyla 1. derece arkeolojik sit alanı ilan edilen T.. Tepesi’ne kolluk görevlilerinin gittiği, sanıklardan E.. Y.. gözcülük yapmakta iken, kolluk görevlilerini fark etmesi ile izinsiz kazı yapmakta olan sanıklar A.. D.., N.. Y.., C.. C.. ve R.. B..’ya haber verdiği, bunun üzerine de bu kişilerin kazı yaptıkları çukurdan çıkıp tepeden aşağıya doğru kaçmaya başladıkları, kolluk görevlilerince yakalanan sanıkların verdikleri ilk ifadelerinde, daha önce bölgede kazı yapıldığını duyduklarını, merak ettikleri için olay yerine gittikleri ve önceden kazılan yeri incelemek istediklerini, kazı yapılan çukurdaki kum dolu çuvalları dışarı çıkarttıklarını ve merak ettiklerinden olay yerinde bulunan kazma ve küreklerle biraz kazı da yaptıklarını beyan ettikleri, sanıklar hakkında soruşturmaya başlandığı ve 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan davanın açıldığı, her ne kadar yargılama sonunda mahkemece sanıkların mahkumiyetleri için yeterli delillerin bulunmadığı gerekçeleri gösterilerek beraatlerine karar verilmiş ise de, olay yerinde ilk incelemeyi yapan kolluk görevlilerince tutulan tespit tutanağında çukur içerisinde yeni kazı yapılmış olduğunun, olay yerinde taze kazı yapılarak doldurulmuş 3 çuval toprak bulunduğunun tespit edildiği, gerek sanıkların verdikleri ilk ifadelerden, gerekse dosya kapsamında bulunan tüm delillerden sanıkların kültür varlığı bulabilmek amacıyla izinsiz kazı yaptıkları ve yargılama aşamasındaki savunmalarının inandırıcı olmadığı anlaşılmakla, sanıkların eylemlerinin sabit olması nedeniyle atılı suçtan mahkumiyetlerine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde beraatlerine karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince sanıkların beraatlerine ilişkin hükümlerin isteme uygun olarak BOZULMASINA, 20.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.