Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2013/16279 E. 2014/19150 K. 01.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/16279
KARAR NO : 2014/19150
KARAR TARİHİ : 01.10.2014

Tebliğname No : 12 – 2012/177791
Mahkemesi : Bursa 2. Asliye Ceza Mahkemesi
Karar Tarihi : 27/03/2012
Numarası : 2010/883- 2012/208
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık

2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
2863 sayılı Kanunun, 11/10/2013 tarih, 28792 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6498 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik öncesi yürürlükte bulunan tespit ve tescil başlıklı 7. maddesinde korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarının ve doğal sit alanlarının tespitinin Kültür ve Turizm Bakanlığının koordinatörlüğünde yapılacağı ve bu tespitlerin koruma bölge kurulu kararı ile tescil edileceği, tescil kararlarının ilanı, tebliği ve tapu kütüğüne işlenmesi ile ilgili hususların yönetmelikle düzenleneceğinin öngörüldüğü, bu amaçla çıkarılan Korunması Gerekli Taşınmaz Kültür Varlıklarının ve Sitlerin Tespit ve Tescili Hakkında Yönetmelik ile sit kararlarının ilan şeklinin kaleme alındığı, 6498 sayılı Kanunun 1. maddesi ile 2863 sayılı Kanunun 7. maddesinde yapılan değişiklik ile sit alanlarının, tabiat varlıklarının ve tek yapı ölçeğinde tescil edilen taşınmazlar da dâhil olmak üzere malikleri idarece tespit edilemeyen taşınmazların tescil kararlarının, Resmî Gazete’de yayımlanacağı ve Bakanlığın internet sayfasında bir ay süreyle duyurulacağı hükmünün getirildiği, ayrıca anılan Kanunun 3. maddesi ile 2863 sayılı Kanunun 65. maddesinde “Tescil edilen sit alanları ve korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarının bu kanuna göre tebliğ veya ilan edilmiş olmasına rağmen yıkılmasına, bozulmasına, tahribine, yok olmasına veya her ne suretle olursa olsun zarar görmesine kasten sebebiyet verenler ile koruma bölge kurullarından izin alınmaksızın inşaî ve fiziki müdahale yapanlar veya yaptıranların, iki yıldan beş yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adli para cezasıyla cezalandırılacağının öngörüldüğü, gerek 2863 sayılı Kanunun 6498 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik öncesi yürürlükte bulunan 7. maddesi ile anılan madde gereğince çıkarılan Korunması Gerekli Taşınmaz Kültür Varlıklarının ve Sitlerin Tespit ve Tescili Hakkında Yönetmelik hükümlerinin, gerekse 6498 sayılı Kanunun 1. maddesi ile öngörülen tescil kararlarının, Resmî Gazete’de yayımlanma ve Bakanlığın internet sayfasında bir ay süreyle duyurulma zorunluluğunun amacının, ilgili kurul kararlarından muhataplarını haberdar etmek olduğu,
Bu açıklamalar ışığında somut olay ele alındığında, Gayrimenkul Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulu’nun 13/01/1979 gün 10888 sayılı kararı ile doğal sit alanı olarak tescil edilip, Bursa Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun 21/06/2003 gün 9893 sayılı kararı ile 1. derece doğal sit alanı olarak belirlenen sınırlar dahilinde yer alan, Bursa İli, Osmangazi İlçesi, Kirazlı mahallesinde bulunan arazi üzerine sanık tarafından prefabrik yapı inşa edildiğinden bahisle açılan kamu davası ile ilgili olarak, sanığın dosya kapsamında mevcut savunmasında, suça konu yapının bulunduğu araziyi köy satış senedi ile satın aldığını, arazinin sit alanında kaldığını bilmediğini beyan ettiği, ancak bahse konu bölgenin sit alanı olarak tesciline ilişkin Yüksek Kurul kararının 18/11/1983 tarihinde Resmi Gazete’de ilan edilmiş olması hususu dairemizde incelenen benzer nitelikli dosyalardan anlaşılmakla; sanığın dava konusu yerin sit alanı içerisinde yer aldığını bilmediğine ilişkin savunmasına itibar edilemeyeceği ve Kurul’dan izin alınması mümkün olmayan taşınmaz üzerine prefabrik yapı inşa etmek suretiyle müdahalede bulunduğu anlaşılmakla, sanığın atılı suçtan mahkumiyeti yerine hatalı değerlendirme ve dosya kapsamına uygun düşmeyen gerekçe ile beraatine karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince, beraate ilişkin hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA, 01/10/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.