YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/15782
KARAR NO : 2014/8121
KARAR TARİHİ : 02.04.2014
Tebliğname no : 12 – 2012/172317
Mahkemesi : Gebze 1. Asliye Ceza Mahkemesi
Tarihi : 13/03/2012
Numarası : 2009/160 – 2012/477
Suç : Taksirle yaralama
Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık ile katılan G.. E.. vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın kusura, CMK’nın 231. maddesinin uygulanması gerektiğine; katılan vekilinin ise, yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-İki sınır arasında temel ceza belirlenirken suçun işleniş biçimi, failin taksire dayalı kusurunun yoğunluğu, meydana gelen zararın ağırlığı, yaralanmaların niteliği, maddede öngörülen cezanın alt sınırı da nazara alınmak suretiyle, uygun bir cezaya hükmedilmesi gerektiği gözetilmeden, asli kusurlu olarak meydana getirdiği kaza sonucu F.. P.., B.. G.. G.. E..’in TCK’nın 89/2. maddesi kapsamında, M.. K.., M.. Y.., Z.. A.., Y.. Y..’ın ise basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaralanmalarına neden olan sanık hakkında adalet ve hakkaniyet kuralları uyarınca alt sınırdan uzaklaşmak suretiyle ceza tayini gerekirken, yazılı şekilde eksik cezaya hükmolunması,
2-Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 07/07/2009 tarih 2009/9-62-191 sayılı kararında da vurgulandığı üzere, taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK’nın 61/1. maddesinin (f-g) bentlerinde yer alan “failin kastının yoğunluğu, güttüğü amaç ve saik” gerekçesine dayanılamayacağının gözetilmemesi,
3-Taksirli suçlarda uygulama yeri bulunmayan TCK’nın 53/1. maddesinde hak yoksunluğuna hükmedilmesi,
4-Kendilerini vekille temsil ettiren katılan G.. E.. yararına, gerekçede vekalet ücreti tayin edilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
Kanuna aykırı olup, sanık ile katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, 02.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.