Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2013/15473 E. 2014/12675 K. 23.05.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/15473
KARAR NO : 2014/12675
KARAR TARİHİ : 23.05.2014

Tebliğname no : 12 – 2012/157954
Mahkemesi : Tire Asliye Ceza Mahkemesi
Tarihi : 02/03/2012
Numarası : 2010/243 – 2012/50
Suç : Taksirle Öldürme

Taksirle öldürme suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi gereği düşünüldü;
Yapılan yargılamaya toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; ancak;
Sanığın idaresindeki mikser kamyonu ile olay gecesi aydınlatması bulunmayan bölünmemiş yolda seyri sırasında, kamyonun sol ön tekerleğinin yanı ile ölenin sağ ayağının üzerinden geçmesi sonucu meydana gelen olayda; her ne kadar sanığın bir aracı solladığı sırada ölene banket üzerinde çarptığı iddia edilmiş ise de; oluşa ilişkin görgü tanığının bulunmadığı, yine tanık beyanlarında öleni olay akabinde yolun kenarına taşıdıklarını belirttikleri, sanığın solladığını iddia edilen araç sürücüsü S.. T..’ın da sanığın kendisini olay yerinden 4-5 km önce solladığını beyan ettiği, kaza tespit tutanağı krokisinde çarpma noktasının sağ şeridin ortalarında gösterildiği, aracın ise 34 metre ileride sağda bankette bulunduğunun ve fren izi tespit edilmediğinin belirtildiği, tüm bu tespitler karşısında çarpma noktasının yolun banket kısmında değil kaza tespit tutanağında belirtildiği üzere yol içinde ve yolun sağ şeridinde olduğunun kabulü gerektiği, ancak böyle kabul edilse dahi, sanığın aşamalardaki beyanlarında aracı ile seyir halinde iken 20-25 metre mesafede kendi şeridinde öleni gördüğünü beyan etmesi karşısında, aydınlatması bulunmayan mahalde çarpma öncesi ölen yayayı gören sanığın fren ve direksiyon tedbiri gibi tedbirleri alma yükümlülüğünü yerine getirmemesi sebebiyle tali de olsa kusurlu olabileceğinden hareketle atılı suçtan mahkumiyetine karar verilmesi gerekirken, delillerin hatalı değerlendirilmesi sonucu yazılı şekilde beraatine karar verilmesi;
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 23.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.