YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/1497
KARAR NO : 2013/11693
KARAR TARİHİ : 29.04.2013
Mahkemesi :Sulh Ceza Mahkemesi
Suç :Taksirle Yaralama
Hüküm :TCK’nın 89/1, 89/2-b, 62/1, 52/1-2-4, 53/6. maddeleri gereğince mahkûmiyet
Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkûmiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
5237 sayılı TCK’nın 53/6. maddesi uyarınca sanığın sürücü belgesinin geçici süreyle alınmasına da karar verildiğinden, hükmün temyizi kabil olduğu belirlenerek ve tebliğnamede ret isteyen görüşe iştirak edilmeyerek yapılan incelemede;
Olaydan 2 saat sonra yapılan ölçümde 90 promil alkollü olduğu belirlenen sanığın, olay günü gece saat 01:00 sularında, meskun mahalde, orta refüjle bölünmüş, 10 metre genişliğindeki, tek yönlü yolda idaresindeki otomobille ters yönde seyrederken, karşı yönden kendi şeridinde nizami olarak seyreden katılanın yönetimindeki motosikletle çarpışması şeklinde gelişen olayda, bilinçli taksirin koşullarının oluştuğu nazara alınmadan 5237 sayılı TCK’nın 22/3. maddesinin uygulanmaması; keza, tam kusurlu olarak sebebiyet verdiği kazada, katılanın nitelikli şekilde yaralanmasına yol açan sanık hakkında temel ceza tayin edilirken asgari hadden uzaklaşılması gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz bulunmadığından bozma konusu yapılmamış; sanığa ait adli sicil belgesi ve nüfus kayıt örneğinin imzasız olması sebebiyle UYAP sisteminden temin edilen kayıtlar imzalanarak dosya içerisine konmuştur.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, ertelemeye, sair nedenlere ilişkin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 07/07/2009 tarih 2009/9-62-191 sayılı kararında da vurgulandığı üzere, taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK’nın 61/1. maddesinin (g) bendinde yer alan “failin güttüğü amaç ve saik” gerekçesine dayanılamayacağının gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bu hususun yeniden yargılama yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasının 1. bendinde yer alan “failin güttüğü amaç ve saiki” ibaresinin hükümden çıkarılarak hükümdeki usul ve kanuna uygun bulunan sair hususların aynen bırakılmasına karar verilmek suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 29.04.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.