Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2013/14875 E. 2014/7409 K. 25.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/14875
KARAR NO : 2014/7409
KARAR TARİHİ : 25.03.2014

Tebliğname no : 12 – 2013/159551
Mahkemesi : Beykoz 1. Asliye Ceza Mahkemesi
Tarihi : 20.11.2012
Ek karar tarihi : 20.02.2013
Suç : Taksirle yaralama

Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Anayasa Mahkemesinin 07.10.2009 gün ve 27369 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanıp, yayımından itibaren bir yıl sonra 07.10.2010 tarihinde yürürlüğe giren, 23.07.2009 gün ve 2006/65 Esas, 2009/114 karar sayılı iptal hükmünün yürürlüğe girdiği tarihe kadar 5237 sayılı TCK’nın 50 ve 52. maddeleri ve 765 sayılı TCK hükümleri uyarınca “doğrudan hükmedilip”, başkaca hak mahrumiyeti içermeyen 2000 TL’ye kadar (2000 TL. Dahil) adli para cezalarına ilişkin mahkumiyet hükümleri, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı Kanunun 305. maddesi gereğince kesin nitelikte olup, sanık hakkında hükmedilen adli para cezasının doğrudan hükmedilmeyip hapis cezasından çevrilmiş olması nedeniyle temyiz talebinin reddine yönelik usul ve kanuna aykırı olan Beykoz 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 20.02.2013tarihli ek kararı kaldırılarak yapılan incelemede:
Sanık hakkında “hükmün açıklanmasının geri bırakılması” konusunda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiş ise de,müşteki Ü.. K..’nın, sanıktan şikayetçi olduğunu ifade etmesi, müştekinin zararının giderildiğine dair dosyada herhangi bir bilgi ya da belge bulunmadığı gibi, sanık tarafından da müştekinin zararlarının giderildiğine ilişkin bir iddianın ileri sürülmemiş olması karşısında CMK’nın 231/6-c maddesinde düzenlenen objektif şartın gerçekleşmediği ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yasal olanak bulunmadığından, tebliğnamede bu hususta bozma öneren görüşe iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın eksik incelemeye ve kusura ilişkin temyiz itirazlarının reddine; ancak,
Meydana gelen kaza sonucu iki kişinin basit tıbbi müdahale ile giderilebilir şekilde yaralanıp, mağdurlardan V.. K..’ın soruşturma aşamasında alınan 11.08.2010 tarihli beyanında sanıktan şikayetçi olmadığını ifade etmesi karşısında; sanığın eyleminin 5237 sayılı TCK’nın 89/1. maddesinde tanımlanan taksirle yaralama suçunu oluşturacağı gözetilmeden, suç vasfında yanılgıya düşülerek, sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 89/4. maddesi uyarınca yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,
Kabule göre de:
5237 sayılı TCK’nın 89/4. maddesinde, 6 ay ile 3 yıl arasında temel hapis cezanın belirlenebileceği düzenlenmiş olup,sanık hakkında hapis cezası kararı verilirken alt sınır 6 ay olduğu halde 4 ay hapis cezasına karar verilmesi
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, sanık hakkındaki hükmün bu sebepden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 25.03.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.