Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2013/14120 E. 2014/2269 K. 31.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/14120
KARAR NO : 2014/2269
KARAR TARİHİ : 31.01.2014

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 Sayılı Kanuna Aykırılık
Hüküm : 1- Sanık … hakkında; Beraat
2- Sanık … hakkında; 2863 sayılı Kanunun 74/1, TCK’nın 43, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet

2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanık …’ın beraatine, sanık …’in mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık … müdafii ve katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık …’in ikametinde yaptığı kaçak kazılar sonucu, Bizans dönemine ait (İ.S.4-5.yy) mozaikli zeminin tahrip edildiğinin anlaşılması karşısında, sanığın suç tarihinde yürürlükte bulunan 2863 sayılı Kanunun 65/a maddesi uyarınca cezalandırılması gerektiğinin gözetilmemesi, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Kolluk kuvvetleri tarafından, sanık …’in kazı yaptığı, elinde çok sayıda tarihi eser bulunduğu ve bu eserleri pazarladığı ihbarının alınması üzerine, sanığın ikametgahında ve eklentilerinde arkeologlar eşliğinde yapılan araştırmada, parselin kuzeydoğusunda bulunan çalılık alanın güneybatı köşesinde, yaklaşık 1 m ağız çapında ve 6 m derinliğinde bir çukur tespit edildiği, çukurun yüzeyden yaklaşık l,5 m altında düzgün kireçtaşı bloklarla yapılmış mimari yapı elemanlarının bulunduğu, ağız kısmı kendiliğinden açılan çukurda özellikle tabana doğru kaçak kazı yapıldığı ve çukurun derinleştirildiği, taban kısmına teneke ve demir levha atılmış olduğu, kaçak kazı çukurunun doğusuna doğru devam eden yükseltili çalılık alanda yapılan küçük çaplı bitki temizliği sonrası, bu alanda birkaç yerde açılmış ve yarısı tekrar taşlarla doldurulmuş olan kaçak kazı çukurları ve içerisinde kırılmış sütun ve mimari parçalar olduğu, muhtemelen bu kaçak kazı çukurundan çıkarılmış olup, hemen yanına bırakılmış olan üzeri kabartmalı 91 cm uzunluğunda, 64 cm genişliğinde ve 20 cm kalınlığında yarısı eksik, arkasında kenet deliği mevcut olan mimari bir parça bulunduğu, parselin doğu köşesinde bulunan ters dubleks evin merdiven girişine, yaklaşık 5×5 m ebatlarında kaçak olarak yapılan terasın alt kısmının, 1,75 cm yükseklikte galveniz plakalar ile çevrilerek kapatılmış olduğu ve taban yüzeyine yeni kültür toprağının yayılarak düzleştirildiği, toprağın genelindeki nemlilikten kazı işleminin yeni yapıldığının anlaşıldığı, yayılan dolgu toprak açıldığında alanın kuzeydoğu köşesinde, mevcut evin temel tabanına yakın yerde, ahşap bir kapakla (kapı kanadı) örtülüp, üzeri toprak doldurulan, ağız genişliği yaklaşık 1 m, derinliği 1,5 m olan kuyu şeklinde açılmış çukur ile karşılaşıldığı, evin duvarının, üzeri kabartmalı mimari bloğun üzerine oturtulduğu, kapalı bölümün içerisine yayılmış olan toprağın dışarıya atılmış olduğu, atılan toprağın altında kuzeybatı köşede daha önce kazılarak açılan ve tekrar üzeri kapatılarak kamufle edilmiş olan erken Bizans dönemine ait (İ.S.4-5.yy) mozaikli zeminin bir köşesi ile karşılaşılarak toprağın temizlendiği ve tabanda mavi, kırmızı, beyaz tesseralarla oluşturulmuş geometrik bordürde sarmaşık motifli mozaik zeminin bir bölümünün ortaya çıkarıldığı, zemini kaplayan mozaik döşemenin, kuzeydoğu köşeye doğru devam ettiği, ancak bu bölümde kazılan çukurla kırılarak tahrip edildiği, kazılan çukurun güney doğusunda muhtemelen yapıya ait giriş basamağı olduğu düşünülen bir eşik taşı şeklinde kireçtaşı mimari blok bulunduğu, etrafı sac malzeme ile kapatılmış olan bu alanın tabanının kaçak olarak kazılıp açıldığı, kuzey doğu köşede taban mozaiğinin tahrip edilerek derin bir çukur açıldığı ve daha sonra çıkan kazı toprağının tüm alan yüzeyine tekrar yayılarak sıkıştırıldığının tespit edildiği, 18/08/2010 tarihinde dava konusu yerde yapılan kontrolde kazı yapılmaya devam edildiği ve daha önceki kaçak kazıda kuzeydoğu köşede yaklaşık 1,5 m derinlikte açılmış olan çukurdan evin altına giden yaklaşık 1 m uzunlukta bir tünel oluşturulduğunun tespit edildiği, dosya kapsamında mevcut bilirkişi raporunda, dava konusu parselin Antalya Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nun 13/10/1991 tarih ve 1209 sayılı ve 22/03/1999 tarih ve 4145 sayılı kararları ile 1. ve 3. derece arkeolojik sit alanında kaldığı, sanık …’ın aşamalarda değişmeyen savunmasında, sanık …’nin dünürü olduğunu, kızının, sanık …’nin evine bitişik başka bir evde oturduğunu, hamile ve bacaklarından rahatsız olduğundan sık sık ziyaretine gittiğini, dünürü olan sanık …’nin evine de ziyaret amacıyla gittiğini, kaçak kazı yapmadığını beyan ettiği, tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, sanık …’nin savunmasının aksine dosyada delil bulunmadığı anlaşılmakla,
Sanık … hakkında, yapılan yargılama sonunda sanığın atılı suçu işlediğinin sabit olmadığı gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, sanık … hakkında yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin eksik inceleme ile beraat kararı verildiğine, sanık müdafinin, sanığın atılı suçu işlemediğine, mahkumiyetine yeterli delil bulunmadığına, beraat kararı verilmesi gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, sanık … hakkındaki beraat, sanık … hakkındaki mahkumiyet hükümlerinin isteme uygun olarak, ONANMASINA, 31/01/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.