YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/12896
KARAR NO : 2014/4097
KARAR TARİHİ : 19.02.2014
Tebliğname No : 12 – 2012/110809
Mahkemesi :İstanbul Anadolu 34. Asliye Ceza Mahkemesi
Tarihi :22.12.2011
Numarası :2010/379 – 2011/647
Suç :Taksirle Yaralama
Taksirle yaralama suçundan sanıkların beraatine ilişkin hükümler, katılan vekili ve mahalli Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Olay günü gündüz saat 17:40 sularında açık havada, meskun mahalde, çift çizgiyle bölünmüş, tek yönlü, 14 metre genişliğindeki yüzeyi kuru, asfalt kaplama, eğimsiz düz yolda idaresindeki otomobille seyreden sanık B.. E..’in olay mahalline geldiğinde, istikametine göre sol taraftaki araç park alanına girmek için kontrolsüz olarak sola yönelmesi üzerine, idaresindeki minübüsle yolun diğer bölümünde seyreden sanık S.. Y..’nin, 4,2 metre fren izi bırakarak sanık Bedri’nin aracına çarpması, çarpmanın etkisiyle savrulan otomobilin yeşil alanda bulunan ağaca ve daha sonra da piknik yapan yayalar Ö.. O.. ve E.. K..’a çarpması şeklinde gelişen olayda; mağdur E.. K.. hakkında İstanbul Kartal Yavuz Selim Devlet Hastanesince düzenlenen 21.03.2010 tarih ve 6032 protokol numaralı adli rapor içeriğinde, trafik kazası neticesinde lumbal travma ile acile müracaat eden hastanın genel durumunun orta, şuurunun açık koopere olduğunun; aynı hastane tarafından mağdur Ö.. O.. hakkında 6067 protokol numarası ile düzenlenen adli rapor içeriğinde, sağ bacakta vücudunda şiddetli ağrı olduğunun belirtilmesi karşısında, mağdurlardaki yaralanmaların TCK’nın 89/1. maddesi anlamında vücuda acı veren veya sağlığı ya da algılama yeteneğini bozan bir durum olmasına ve dosyada mevcut, oluşa uygun bilirkişi raporlarıyla sanıklara kusur izafe edilmesine rağmen, mağdur Ö.. O..’ın 18.01.2011 günlü oturumda her iki sanık hakkındaki şikayetinden vazgeçtiği ve sanıkların eylemlerinin TCK’nın 89/1. maddesinde düzenlenen suçu oluşturduğu gözetilmeksizin sanıkların mahkûmiyeti yerine, yasal olmayan yetersiz gerekçeyle beraatlerine karar verilmesi,
Kabule göre de;
Hükümde uygulama maddesi gösterilmeyerek CMK’nın 232/6. maddesine aykırı davranılması,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin ve mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 19.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.