YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/12864
KARAR NO : 2014/4091
KARAR TARİHİ : 19.02.2014
Tebliğname No : 12 – 2012/109362
Mahkemesi :Akçaabat Asliye Ceza Mahkemesi
Tarihi :22.12.2011
Numarası :2011/5 – 2011/600
Suç :Taksirle Öldürme
Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkûmiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafileri ve katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin sanık hakkında hükmolunan hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesinin hakkaniyete aykırı olduğuna, sair nedenlere; sanık müdafilerinin kusura, ceza uygulamasına, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına eksik incelemeye ilişkin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Olay günü gece saat 18:30 sularında açık havada, aydınlatması mevcut meskun mahalde, bölünmüş, tek yönlü, 7 metre genişliğindeki yüzeyi kuru, asfalt kaplama, eğimsiz düz yolda idaresindeki arazi taşıtıyla seyir halinde bulunan sanığın, yaya geçidini kullanarak, seyrine göre yolun sağından kaplamaya giren ve karşıdan karşıya geçmek isteyen 1930 doğumlu yayayı, beyanına göre 100 metre mesafeden farkettiği, geçişinin büyük kısmını tamamlayan yayayı gördüğünde fren tedbirine başvurduğu halde, kendisine hitap eden levhaları dikkate almadan meskun mahal hız sınırları üzerinde ve almış olduğu önlemleri etkisiz hale getirecek şekilde süratli seyretmesi sebebiyle, yayaya, sol şeritte ve yaya geçidi üzerinde çarptıktan sonra 53 metre ileride durması şeklinde gelişen ve yayanın ölümüyle sonuçlanan olayda; bilinçli taksir koşullarının oluştuğu gözetilmeden bu konuda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmeksizin, yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- Gerekçeli karar başlığında suçun işlendiği zaman diliminin gösterilmemesi suretiyle CMK’nın 232/2-c maddesine aykırı davranılması,
3- Sanığın sürücü belgesinin suç tarihinde geçerli olup olmadığı araştırılarak, onaylı örneği dosyaya getirtilmeden, yazılı şekilde geri alınmasına karar verilmesi,
Kabule göre de;
Sanık hakkında hükmolunan 2 yıl 1 ay hapis cezasının TCK’nın 49/2. maddesi uyarınca kısa süreli olmaması nedeniyle, hükmün esasını teşkil eden kısa kararda ve gerekçeli kararın hüküm kısmında, hürriyeti bağlayıcı cezayı adli para cezasına çevirmenin yasal dayanağını oluşturan TCK’nın 50/4. maddesinin gösterilmemesi ve sanık hakkında hükmedilen hapis cezası, adli para cezasına çevrilirken, adli para cezasının belirlenmesine esas tam gün sayısının belirtilmemesi, keza bir gün karşılığı olarak takdir edilen miktarın belirlenmesi sırasında uygulanan Kanun ve maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK’nın 232/6. maddesi ile TCK’nın 52/2-3. maddesine aykırı davranılması,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafileri ile katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 19.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.