Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2013/12862 E. 2013/17141 K. 24.06.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/12862
KARAR NO : 2013/17141
KARAR TARİHİ : 24.06.2013

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle öldürme
Hüküm : 5237 sayılı TCK’nın 85/1, 51/1-3. maddeleri uyarınca
mahkumiyet

Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, mahalli Cumhuriyet savcısı ile sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, mahalli Cumhuriyet savcısı ile sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Daha önce haklarında beraat kararı verilip kesinleşen …’nin yetkilisi olduğu işyerinden yüklediği tomruğu kendi kamyonu ile taşımak suretiyle yine hakkındaki beraat kararı kesinleşen …’un işyerine getirdiği tomrukları indirmek için …’dan kepçe istedikten sonra, kepçenin gelmesini beklemeden oğlu …’ın uyarılarına rağmen tomrukların bağlı olduğu kemerleri çözmesi sırasında kasadan düşen tomruk nedeniyle kamyon sahibi …’ın ölümü ile sonuçlanan olayda sanığın kamyona yükleme yaptığı, taşıma sırasında yükleme hatasının ortaya çıkmadığı boşaltmaya ilişkin bir eyleminin de bulunmadığı, olayın hatalı yükleme nedeniyle meydana gelmediği sanığın …’nin işyerinde yükleme yapmış olduğunun anlaşılması karşısında, sanık hakkında kusur izafe edilmeyen iş güvenlik uzmanlarından oluşan 24.02.2010 bilirkişi kurulunun hazırladığı bilirkişi raporunun olaya uygun olup sanık hakkında kusuru bulunmadığından beraat kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden takdirde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
2-Kabul ve uygulamaya göre de;
Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 07/07/2009 tarih 2009/9-62-191 sayılı kararında da vurgulandığı üzere, taksirli suçlar açısından temel cezanın tayininde TCK’nın 61/1. maddesinin (g) bendinde yer alan “failin güttüğü amaç ve saik” gerekçesine dayanılamayacağının gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, mahalli Cumhuriyet savcısı ile sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 24.06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.