Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2013/12810 E. 2013/15856 K. 11.06.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/12810
KARAR NO : 2013/15856
KARAR TARİHİ : 11.06.2013

Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : Koruma Tedbirleri Nedeniyle Tazminat
Hüküm : 1.250 TL maddi ve 10.000 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine.

Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Yapılan yargılamaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre; davacı vekilinin ve davalı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Manevi tazminat miktarı belirlenirken objektif bir kriter olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı,tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar da gözetilmek suretiyle, hakkaniyet ölçüsünü aşmayacak bir şekilde, hak ve nesafet kurallarına uygun makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, 153 gün süreyle tutuklu kalan davacı için hükmedilen manevi tazminat miktarının bu ölçülere uymayıp fazla tayini,
2- Davacı tarafından ayrıca maddi ve manevi tazminat talebine ilişkin açılmış başka bir tazminat davasının bulunup bulunmadığının maliye hazinesinden sorulmaması,
3- Yasal faizin açıkça yakalama tarihinden itibaren talep edilmesine rağmen hükmedilen maddi ve manevi tazminat miktarları için yasal faizin, tutuklama tarihinden itibaren yürütülmesine karar verilmesi,
4- Davanın kısmen kabul edilmesi karşısında davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
5- Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 13.03.2007 gün ve 2-63 sayılı kararında açıklandığı üzere; haksız tutuklamadan kaynaklanan tazminat davalarında, ancak davanın tamamen reddi halinde davalı hazine lehine vekalet ücretine hükmedileceği, davanın kısmen kabulü halinde ise davalı hazine lehine dilekçe yazma ücretine hükmolunmayacağının gözetilmemesi,
6- Gerekçeli karar başlığında dava tarihinin 13.01.2010 yerine 23.11.2010 olarak yazılması,
7- Gerekçeli karar başlığında dava türünün Koruma Tedbirleri Nedeniyle Tazminat yerine 466 sayılı Kanuna göre tazminat olarak gösterilmesi
8- Tutuklandığı tarihte askeri personel olarak çalışan davacının, tutuklu kaldığı sürede maaşından yapılan kesintilerin kendisine ödendiğinin ve tazminat davasına dayanak teşkil eden mahkeme kararı ile birlikte davacının lehine 1.250 TL vekalet ücretine de hükmedildiğinin anlaşılması karşısında, davacının tazmin edilebilir gerçek bir maddi zararının olmaması ve kendisi açısından ihlalden -tutuklanmadan- önceki koşulların sağlanmış olmasına rağmen beraat hükmünün verildiği tarihte geçerli Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi üzerinden hesaplanan vekalet ücretinin maddi tazminat olarak ödenmesine karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, davalı ve davacı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince, isteme uygun olarak, BOZULMASINA, 11.06.2013 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.