Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2013/12376 E. 2014/15111 K. 18.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/12376
KARAR NO : 2014/15111
KARAR TARİHİ : 18.06.2014

Tebliğname no : 7 – 2011/139443
Mahkemesi : Bursa 15. Asliye Ceza Mahkemesi
Tarihi : 28/12/2010
Numarası : 2010/417 – 2010/1337
Suç : 2863 sayılı Kanun’a aykırılık

2863 sayılı Kanun’a aykırılık suçundan sanığın mahkûmiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
2863 sayılı Kanun’un, 11/10/2013 tarih, 28792 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6498 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik öncesi yürürlükte bulunan tespit ve tescil başlıklı 7. maddesinde korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarının ve doğal sit alanlarının tespitinin Kültür ve Turizm Bakanlığının koordinatörlüğünde yapılacağı ve bu tespitlerin koruma bölge kurulu kararı ile tescil edileceği, tescil kararlarının ilanı, tebliği ve tapu kütüğüne işlenmesi ile ilgili hususların yönetmelikle düzenleneceğinin öngörüldüğü, bu amaçla çıkarılan Korunması Gerekli Taşınmaz Kültür Varlıklarının ve Sitlerin Tespit ve Tescili Hakkında Yönetmelik ile sit kararlarının ilan şeklinin kaleme alındığı, 6498 sayılı Kanun’un 1. maddesi ile 2863 sayılı Kanun’un 7. maddesinde yapılan değişiklik ile sit alanlarının, tabiat varlıklarının ve tek yapı ölçeğinde tescil edilen taşınmazlar da dâhil olmak üzere malikleri idarece tespit edilemeyen taşınmazların tescil kararlarının, Resmî Gazete’de yayımlanacağı ve Bakanlığın internet sayfasında bir ay süreyle duyurulacağı hükmünün getirildiği, ayrıca anılan Kanunun 3. maddesi ile 2863 sayılı Kanunun 65. maddesinde “Tescil edilen sit alanları ve korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarının bu kanuna göre tebliğ veya ilan edilmiş olmasına rağmen yıkılmasına, bozulmasına, tahribine, yok olmasına veya her ne suretle olursa olsun zarar görmesine kasten sebebiyet verenler ile koruma bölge kurullarından izin alınmaksızın inşaî ve fiziki müdahale yapanlar veya yaptıranların, iki yıldan beş yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adli para cezasıyla cezalandırılacağının öngörüldüğü, gerek 2863 sayılı Kanunun 6498 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik öncesi yürürlükte bulunan 7. maddesi ile anılan madde gereğince çıkarılan Korunması Gerekli Taşınmaz Kültür Varlıklarının ve Sitlerin Tespit ve Tescili Hakkında Yönetmelik hükümlerinin, gerekse 6498 sayılı Kanun’un 1. maddesi ile öngörülen tescil kararlarının, Resmî Gazete’de yayımlanma ve Bakanlığın internet sayfasında bir ay süreyle duyurulma zorunluluğunun amacının, ilgili kurul kararlarından muhataplarını haberdar etmek olduğu,
Bu açıklamalar ışığında somut olay ele alındığında, .. İli, .. İlçesi, .. Mahallesi, ..Caddesi, 689 ada 1 parsel üzerinde, 19 DA envanter numaralı anıt ağacın koruma alanı kapsamında ve 98 A envanter nuramaralı meyhaneli hamamın karşısında yer alıp, müstakil olarak tescilli olmayan binanın yan duvarları korunarak, merdiven ve çatı ksımlarının yıkıldığı, eski duvar kısımlarının içine çelik kontürüksiyon döşenerek 2 katlı yapı inşa edildiğinden bahisle açılan kamu davası ile ilgili olarak, tespit anında inşa halinde olan suça konu yapının, mahkeme tarafından mahallinde yapılan keşifte inşasının bitirilip, kullanılıyor olması hususu dikkate alındığında, sanığın dava konusu yapının tescilli 19 DA envanter numaralı anıt ağacın koruma alanı kapsamında ve 98 A envanter numaralı meyhaneli hamamın karşısında yer aldığını ve bu sebeple suça konu uygulamaları yapmadan önce ilgili Koruma Kurulu’ndan izin alınması gerektiğini bildiği, anlaşılmakla;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre sanığın, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Dosya kapsamında mevcut 15/11/2010 tarihli inşaat mühendisi tarafından düzenlenen rapor, tespit tutanakları ve taşınmaza ilişkin resimler incelendiğinde, suça konu yapının, taşıyıcı aksamının demir malzemeden yenilenmesi eyleminin, inşai ve fiziki müdahale niteliğinde olduğu gözetilmeksizin, sanığın eyleminin taşınmaz kültür varlığına zarar verme suçunu oluşturduğu kanaatiyle, 6498 sayılı Kanun ile değişiklik öncesi 2863 sayılı Kanunun 65/a maddesi gereğince cezalandırılmasına karar verilmesi,
2-Bünyesinde koruma, uygulama denetim büroları kurulan idarelerden izin almaksızın veya izne aykırı olarak izinsiz inşai ve fiziki müdahalede bulunanların, 2863 sayılı Kanunun 65/d maddesi gereğince cezalandırılması gerekeceği, bu kapsamda, suça konu taşınmazın bulunduğu ilde Büyükşehir Belediye Başkanlığı veya İl Özel İdaresi bünyesinde koruma, uygulama denetim bürosu kurulup kurulmadığı araştırılıp, eğer kurulmuş ise, taşınmazın bulunduğu yerin Büyükşehir Belediye Başkanlığı veya İl Özel İdaresi bünyesinde kurulan koruma, uygulama denetim bürosunun sorumluluk alanı kapsamında olup olmadığı hususu tespit edilip, hükümden sonra, 08/10/2013 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6498 sayılı Kanun ile değişik 2863 sayılı Kanun’un 65/1 ve 65/4. Maddeleri gereğince sanığın hukuki durumunun yeniden takdir ve tayininde zorunluluk bulunması,
Kabule göre de;
İşletiği kasıtlı suçta ötürü uzun süreli hapis cezasına mahkum edilen sanık hakkında TCK’nın 53/1 maddesinde belirtilen hak yoksunluklarına hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme kısmen aykırı olarak BOZULMASINA, 18/06/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.