Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2013/11695 E. 2014/3801 K. 17.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/11695
KARAR NO : 2014/3801
KARAR TARİHİ : 17.02.2014

Tebliğname no : 12 – 2013/78271
Mahkemesi : Ankara 2. Sulh Ceza Mahkemesi
Tarihi : 27/12/2012
Numarası : 2011/2295 – 2012/3179
Suç : Taksirle yaralama

Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii ve katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin kusura, doktor raporuna, lehe hükümlerin uygulanması ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması gerektiğine, katılan vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK’nın 61/1 ve 22/4. madde ve fıkralarında yer alan ölçütlerden olan failin kusuru, suçun işleniş biçimi ile suçun işlendiği yer ve zaman nazara alınmak suretiyle TCK’nın 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmolunması gerekirken, idaresindeki otomobilin direksiyon hakimiyetini kaybederek kaldırımda bulunan mağdura çarparak mağdurun organ işlevini yitirilmesi niteliğinde yaralanmasına neden olan sanığın tam kusurlu olduğunun mahkemece de kabul edildiği somut olayda, taksirinin yoğunluğu gözetilerek, asgari hadden daha fazla uzaklaşılarak hak ve nasafete uygun bir ceza yerine yazılı şekilde ceza tayini,
2-Katılanın kemik kırığı hayat fonksiyonlarına etkisi 6 olacak ve organ işlevinin yitirilmesi yaralanması nedeniyle sadece TCK’nın 89/3-b maddesi gereğince artırım yapılması gerekirken TCK’nın 89/2-b maddesi gereğincede artırım yapıldığı ancak bu artırım sonuç cezaya etki etmemiş isede hüküm de yer alması,
İsabetsiz olup, sanık müdafinin ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA,17.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.