Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2013/10634 E. 2014/11555 K. 12.05.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/10634
KARAR NO : 2014/11555
KARAR TARİHİ : 12.05.2014

Tebliğname no : 12 – 2012/89888
Mahkemesi : Bodrum 2. Asliye Ceza Mahkemesi
Karar Tarihi : 19/01/2012
Numarası : 2011/346 – 2012/15
Suç : 2863 Sayılı Kanuna Aykırılık

2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
2863 sayılı Kanunun, 11/10/2013 tarih, 28792 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6498 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik öncesi yürürlükte bulunan tespit ve tescil başlıklı 7. maddesinde korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarının ve doğal sit alanlarının tespitinin K.. B..nın koordinatörlüğünde yapılacağı ve bu tespitlerin koruma bölge kurulu kararı ile tescil edileceği, tescil kararlarının ilanı, tebliği ve tapu kütüğüne işlenmesi ile ilgili hususların yönetmelikle düzenleneceğinin öngörüldüğü, bu amaçla çıkarılan Korunması Gerekli Taşınmaz Kültür Varlıklarının ve Sitlerin Tespit ve Tescili Hakkında Yönetmelik ile sit kararlarının ilan şeklinin kaleme alındığı, 6498 sayılı Kanunun 1. maddesi ile 2863 sayılı Kanunun 7. maddesinde yapılan değişiklik ile sit alanlarının, tabiat varlıklarının ve tek yapı ölçeğinde tescil edilen taşınmazlar da dâhil olmak üzere malikleri idarece tespit edilemeyen taşınmazların tescil kararlarının, Resmî Gazete’de yayımlanacağı ve Bakanlığın internet sayfasında bir ay süreyle duyurulacağı hükmünün getirildiği, ayrıca anılan Kanunun 3. maddesi ile 2863 sayılı Kanunun 65. maddesinde “Tescil edilen sit alanları ve korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarının bu kanuna göre tebliğ veya ilan edilmiş olmasına rağmen yıkılmasına, bozulmasına, tahribine, yok olmasına veya her ne suretle olursa olsun zarar görmesine kasten sebebiyet verenler ile koruma bölge kurullarından izin alınmaksızın inşaî ve fiziki müdahale yapanlar veya yaptıranların, iki yıldan beş yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adli para cezasıyla cezalandırılacağının öngörüldüğü, gerek 2863 sayılı Kanunun 6498 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik öncesi yürürlükte bulunan 7. maddesi ile anılan madde gereğince çıkarılan Korunması Gerekli Taşınmaz Kültür Varlıklarının ve Sitlerin Tespit ve Tescili Hakkında Yönetmelik hükümlerinin, gerekse 6498 sayılı Kanunun 1. maddesi ile öngörülen tescil kararlarının, Resmî Gazete’de yayımlanma ve Bakanlığın internet sayfasında bir ay süreyle duyurulma zorunluğunun amacının, ilgili kurul kararlarından muhataplarını haberdar etmek olduğu, Muğla Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nun kararı ile 3. derece doğal sit alanı ilan edilen Yalıkavak beldesi, Dağbelen köyü, Türkmen mevkiinde yer alan ve sanığın tapuda hissedarı olduğu 104 ada, 41 sayılı parsel üzerine, sanık tarafından beton temel üzerine, 12.10×12.20 metre ve 8.90×17.70 metre genişliğinde, demir profil üzerine saç kaplama yapılarak oluşturulmuş yapının yapıldığı, bu durumun Yalıkavak Belediyesi görevlilerince tespit edilerek 04.03.2008 tarihli yapı tatil tutanağının düzenlendiği, sanık hakkında 3. derece doğal sit alanı içerisinde izinsiz inşai faaliyette bulunması nedeni ile soruşturma başlatıldığı ve hakkında 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan davanın açıldığı, yapılan yargılama sonunda sanığın atılı suçtan mahkumiyetine karar verilmiş ise de, bölgenin sit alanı ilan edildiğine dair kararın mahallinde ilan edilip edilmediğine veya sanığın bölgenin sit alanı içerisinde kaldığını bilip bilmediğine dair bir tespit yapılmadığı anlaşılmakla, mahkemece, sanığın bölgenin sit alanı içerisinde kaldığını bilip bilmediğinin, sit alanına ilişkin Kurul kararının, mahallinde usulüne uygun şekilde ilan edilip edilmediğinin, ilan edilmiş ise edilme tarihinin araştırılması ve sonucuna göre, sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiği gözetilmeksizin, eksik incelemeye dayalı olarak sanık hakkında mahkumiyet kararı verilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince, isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 12.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.