YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/10275
KARAR NO : 2014/11305
KARAR TARİHİ : 08.05.2014
Tebliğname no : 7 – 2011/212925
Mahkemesi : Beykoz 1. Asliye Ceza Mahkemesi
Karar Tarihi : 29/12/2010
Numarası : 2010/241 – 2010/771
Suç : 2863 Sayılı Kanuna Aykırılık
2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Katılan kurum ile vekilinin gerekçeli karar başlığında gösterilmemesi, mahallinde tamamlanabilir eksiklik olarak kabul edilmiştir.
Katılan vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanığın, İstanbul III Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nun 15/11/1995 tarih ve 7755 sayılı kararı ile tescilli 1. derece doğal sit alanı içerisindeki Maliye Hazinesi’ne ait taşınmaz üzerinde mevcut olup, üst katı belediye ekipleri tarafından daha önce yıkılmış tek katlı binayı düzelterek yeniden inşa ettiği iddiasıyla dava açıldığı, kolluk kuvvetlerince düzenlenen 02/04/2010 tarihli yapı tespit tutanağında, yeniden inşa edilen bir yapıdan söz edilmeyip, mevcut binanın daha önceden yıkıldığının, dışarıda bulunan malzeme ile bina çatısının kapatıldığının belirtildiği, sanığın kollukta verdiği ifadede, yaklaşık 6 ay önce Büyükşehir Belediyesi tarafından yıkılan binadaki malzemelerin çürümemesi için demirden bir çatı inşa ettirip, binanın çevre düzenlemesini yaptırdığını söylediği, kovuşturma aşamasındaki savunmalarında ise, üzeri sundurma şeklinde olan bir baraka yaptığını beyan ettiği, mahallinde icra edilen keşif sonrası inşaat bilirkişisi tarafından düzenlenen 07/10/2010 tarihli rapora göre, üst katı yıkılmış tek katlı binanın kısmen elden geçirildiğinin ve yol cephesine sundurma yapıldığının gözlemlendiği, fen bilirkişisi tarafından düzenlenen 23/08/2010 ve 13/12/2010 tarihli raporlarda ise, daha önce yıkılmış olan binanın yan tarafındaki kullanılabilir kısmına, çatısı ve yanları kapatılan, yeni tek katlı bina yapıldığının, bahse konu binanın sundurma kısmının yıkılmış olduğunun keşif sırasında tespit edildiğinin belirtildiği, tüm bu beyan, bilgi ve belgeler birlikte değerlendirildiğinde, yargılama konusu faaliyetin niteliği ile keşif sırasında da varlığını sürdürüp sürdürmediği hususlarında tereddüt bulunduğu anlaşılmakla; suça konu binanın yıkımdan önceki ve sonraki durumu araştırılarak, mümkün olduğu takdirde buna ilişkin fotoğrafların temin edilmesi, sanık ile soruşturma aşamasında kollukta ifade veren inşaat işçisi Yakup Turan da refakate alınmak suretiyle olay yerinde yeniden keşif yapılarak, yapı tespit tutanağı içeriği, sanığın aşamalardaki savunmaları,
önceki bilirkişi raporları, eklerindeki kroki ve fotoğraflar da değerlendirilerek, iki katlı binanın ikinci katının yıkılmasından sonra sanık tarafından gerçekleştirilen inşai ve fiziki müdahale/ler ile anılan müdahale/lerin sona erdirilip erdirilmediği her türlü şüpheden uzak biçimde tespit edilip, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiği gözetilmeksizin, eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 08/05/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.