Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2013/10255 E. 2013/15096 K. 04.06.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/10255
KARAR NO : 2013/15096
KARAR TARİHİ : 04.06.2013

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : 2863 sayılı Kanunun 70, 5237 sayılı TCK’nın 62, 52, 50/1-a maddeleri uyarınca mahkumiyet

2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
2863 sayılı Kanunun 4. maddesinde “haber verme zorunluluğu” başlığı altında taşınır ve taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarını bulanların, malik oldukları veya kullandıkları arazinin içinde kültür ve tabiat varlığı bulunduğunu bilenlerin veya yeni haberdar olan malik ve zilyetlerin, bunu en geç üç gün içinde, en yakın müze müdürlüğüne veya köyde muhtara veya diğer yerlerde mülki idare amirlerine bildirmeye mecbur oldukları belirtilmiş, buna aykırı hareket edenlerin cezası aynı Kanunun 67/1 düzenlenmiş olup, somut durumda, suç tarihinde yapılan bir ihbar üzerine hakkında verilen beraat kararı kesinleşen …’a ait olup sanık …’ın emaneten kullandığı araçta yapılan aramada, tarafsız bilirkişi raporu ile 2863 sayılı Kanunun 23. maddesi kapsamında tasnif ve tescile tabi taşınmaz kültür varlığı niteliğini haiz olduğu belirlenen bir adet Roma dönemine ait mermer friz parçasının ele geçirildiği, sanığın savunmasında; suç tarihinde, budadığı ağaç dallarını taşımak için …’ın kamyonetini emaneten aldığını, yolda giderken bir taş parçasının dikkatini çektiğini, tarihi eser olabileceğini düşünerek ertesi gün müze müdürlüğüne teslim etmek amacıyla kamyonetin arkasına koyduğunu, aynı gece yapılan ihbar üzerine eserin jandarma tarafından araçta yapılan aramada ele geçirildiğini beyan ettiği anlaşılmış olup, sanığın dava konusu eserleri suç tarihinde bulduğuna dair savunmasının aksine delil mevcut olmadığı, 2863 sayılı Kanunun 4. maddesinde belirtilen üç günlük bildirim süresi içerisinde eserlerin ele geçirilmesi nedeniyle haber verme yükümlülüğüne aykırılık suçunun kanuni unsurlarının oluşmadığı, bu itibarla sanığın beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin hatalı değerlendirme sonucu sanığın eyleminin 2863 sayılı Kanunun 70. maddesine temas eden izinsiz olarak kültür varlığı bulundurma suçunu oluşturduğunun kabulü ile mahkumiyetine karar verilmesi kanuna aykırı,
Kabule göre de;
Sanığın adli sicil kaydında, Erdek Asliye Ceza Mahkemesinin, 13/06/2003 tarihli ve 2001/322 Esas, 2003/301 Karar sayılı ilamı ile kasıtlı suçtan mahkumiyeti bulunduğu gerekçesi ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verildiği, ancak söz konusu ilamın 3167 sayılı Çek Kanunu’na muhalefet suçuna ilişkin olması, hükümden sonra 03/02/2012 tarih ve 28193 (Mükerrer) sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 31/01/2012 gün ve 6273 sayılı Kanun ile 5941 sayılı Çek Kanununa eklenen geçici 3. maddenin 7. fıkrasındaki düzenleme ile karşılıksız çek keşide etmek eyleminin suç olmaktan çıkarılması karşısında, söz konusu ilamın 5352 sayılı Adli Sicil Kanunun 12/2 maddesi uyarınca silinme koşullarının oluşması ve bu nedenle 5271 sayılı CMK’nın 231. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına engel teşkil etmeyecek olması,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 04/06/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.