YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/10105
KARAR NO : 2014/8206
KARAR TARİHİ : 02.04.2014
Tebliğname no : 12 – 2012/69489
Mahkemesi : Ankara 3. Asliye Ceza Mahkemesi
Tarihi : 28/12/2011
Numarası : 2011/362 – 2011/558
Suç : Taksirle Öldürme
Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii ve katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Kusur durum ve derecesine ilişkin belirlemenin dosyadaki bilgi ve belgelerden hareketle bizzat hakimin yetki ve görevi kapsamında bulunması, kaldı ki dosyada kusur durumuna ilişkin trafikçi bilirkişiden rapor alınmış olması karşısında, tebliğnamede, kusur durumu ile ilgili olarak Adli Tıp Kurumundan rapor alınması gerektiğine ilişkin bozma öneren görüşe iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafii ve katılan vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Olay günü, gece vakti saat 22:10 sıralarında, meskun mahalde, bölünmüş, tek yönlü, 10 metre genişliğindeki, ıslak zeminli asfalt yolda, sanık idaresindeki otomobille seyir halindeyken, yaya geçidinden karşıdan karşıya geçen 6 yaşındaki yaya Y..K..’a çarptığı, Y.. K..’ın hayati tehlike geçirecek şekilde yaralandığı, hastanede tedavi görürken 10.04.2011 tarihinde vefat ettiği olayda, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, sanığın asli kusurlu olduğunun anlaşıldığı ve mahkemenin kabulünün de bu yönde olduğu halde, olay nedeniyle asli kusurlu olan sanık hakkında temel ceza tayininde asgari hadden uzaklaşmak gerektiğinin gözetilmemesi,
2- Sanığın kaza anından 1 saat 52 dakika sonra alınan doktor raporuna göre, 0,82 promil alkollü olduğunun tespiti karşısında, alkollü olarak kazaya neden olan sanık hakkında bilinçli taksir koşullarının oluştuğu gözetilmeksizin tayin olunan cezasının TCK’nın 22/3. maddesi uyarınca arttırılmaması,
Kabule göre de;
Sanık hakkında hükmedilen 1 yıl 8 ay hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi esnasında adli para cezasının belirlenmesine esas tam gün sayısının ve tayin edilen gün para cezasının adli para cezasına çevrilmesi sırasında uygulanan kanun maddesinin gösterilmemesi suretiyle TCK’nın 52/3. ve CMK’nın 232/6. maddelerine aykırı davranılması,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafii ve katılan vekilin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 02.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.