Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2012/9919 E. 2013/4165 K. 22.02.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/9919
KARAR NO : 2013/4165
KARAR TARİHİ : 22.02.2013

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi (Şişli 1. Asliye Ceza Mahkemesi)
Suç : Taksirle Öldürme
Hüküm : 5237 sayılı TCK’nın 85/1, 53/6, 63. maddeleri gereğince mahkumiyet

Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın gece vakti otomobil ile saat 00:30 sıralarında, tek yönlü 3 şeritli caddeyi takiben seyri sırasında köprü sapağına geldiğinde, aynı araçta yolcu olarak bulunan ve kendi beyanına göre 3 yıldır karı koca hayatı yaşadıkları ölen ile aralarında çıkan tartışma nedeniyle ölenin kapıyı açarak hareket halindeki araçtan atlaması sonucu öldüğü iddia edilen olayda, 04.08.2007 tarihli ölü muayene tutanağında; ölenin sağ kaşı ile alt dudakta açık yara, her iki göz çevresinde ekimoz, sağ yüz yarısında yaygın ekimoz, sağ el sırtında sıyrık, sol ön kol iç yüzde yaygın sürtünme tarzında sıyrık, sol el iç yüzde birkaç adet kesik vasıfta savunma yarası ve cam kesisine bağlı yara, sağ diz ön yüzde ve sağ ön kol arka yüzde sürtünme ile uyumlu ekimozlu sıyrık olduğu, ölenden alınan çantanın sanki çekiştirme yapıldığı sırada yırtılmış olduğu, kot pantolondan da 3-4 adet çekiştirmeden olabilecek yırtıklar bulunduğu belirtilmiş; ölü muayenesi sırasında dinlenen ve ölene ilk müdahale eden acil hekimi, ölenin hafif alkol koktuğunu belirtmiş; ölen hakkında düzenlenen Adli Tıp Kurumu Morg İhtisas Dairesinin 25.09.2007 tarihli raporunda, ölenin yapılan dış muayenesinde sağ dirsekten ön kol arka yüze uzanan 15×5 santim ölçüde, sağ krista iliakada 10×12 santim ölçüde, sağ dizde 3×2 santim ölçüde, sağ el sırtında 1×0.5 santim ve 0.5×0.5 santim ölçüde ekimozlu sıyrıklar sağ zygoma ile sol alt göz kapağında yaygın ekimoz, sağ kaş dış ucunda 3×2 santim boyunda altında doku köprüleri olan yırtık, mentum sağında 1×0.5 santim ölçüde ekimoz, alt dudak altında 1.2 santim boyunda altında doku köprüleri bulunan yırtık, sol dirsek iç büklümünden sol ele uzanan 30×8 santim ölçüde bazılarının içinde küçük cam parçaları bulunan yüzeysel kesiler sol avuç içinde transvers 4 santim boyunda sol el 3. parmak medial falanks ön yüzünde 1.5 santim boyunda sol avuç içinde 0.2-0.3 santim çaplarında çok sayıda, sol el 1. parmak ön yüzde 1×1 santim ölçüde cildi flep tarzında kaldırmış yüzeysel kesiler bulunduğu, sol uyluk ve sol kruris ön yüzlerde 1,5-2 santim çaplarında çok sayıda zemini sararmış eski ekimozlar görüldüğü, anal vaginal sürüntü örnekleri alınarak Biyoloji İhtisas Dairesi’ne gönderildiği, Biyoloji İhtisas Dairesi’nin raporuna göre anal vaginal sürüntü örneklerinin meni açısından yapılan kimyasal incelemesinde, negatif sonuç alındığı, frotti örneklerinin mikroskobik incelemesinde spermatozoid tespit edilemediği, kan ve idrar alınarak Kimya İhtisas Dairesi’ne gönderildiği,
Kimya İhtisas Dairesi’nin raporuna göre kanda alkol bulunmadığı, kanda ve idrarda uyuşturucu ve uyutucu maddelerin bulunmadığı, tüm bu nedenlerle; cinsel saldırı delillerinin bulunmadığı, ölümün genel beden travmasına bağlı klavikula çıkığı ile birlikte büyük damar yırtılmasından gelişen iç kanama olduğunun belirtildiği anlaşılmış; toplanan deliller ile ilgili düzenlenen ekspertiz raporlarında; ölenin pantolonunda 4 adet yırtılma izi bulunduğu, kesici ve delici alet izi bulunmadığı, sanığın aracının sağ arka kapı dış yüzeyinden elde edilen kan lekesinin ve ölenin kot pantolonundan elde edilen kan lekesinin ölenin genotipik özellikleri ile uyumlu olduğu, ölenin kot pantolonundan elde edilen meni lekesinin sanığın genotipik özellikleri ile uyumlu olduğu belirtilmiş; olay akabinde düzenlenen kolluk tutanaklarında; sanığın aracı üzerinde yapılan incelemede aracın görünüm itibariyle normal olup çıplak göz ile görünen herhangi bir hasarının bulunmadığı belirtilmiş; sanığın aracı ile ilgili yaptırılan tespitte; sanığın kullandığı aracın sağ ön kapısında iki adet biri büyük diğeri de onun yarısı uzunlukta yan yana iki mandal bulunduğu ve … seyir halinde iken sol ön yolcu koltuğu yanındaki kapının tuş kilidi basılı olmasına rağmen içeriden müdahale ile açılabileceği belirtilmiş; sanığın olaydan yaklaşık 4 saat sonra alınan ilk beyanında; ölen ile araçta iken ölenin telefonunun çaldığını, ölenin kendisine arayanın… isimli şahıs olduğunu söylemesi üzerine kıskançlık nedeniyle aralarında tartışma çıktığını, köprü kavşağı girişinde ölenin araçtan inmek istediğini, kendisinin de yol girişinde aracı durdurduğunu, ölenin araçtan inip karşıya geçtiğini, bu arada kendisi de sigara yakmak için oyalandığı sırada, bir ses duyması ile birlikte ölenin aracın yanına düştüğünü, bu sırada fren sesi duymadığını, öleni aracına alarak hastaneye götürdüğünü, ölenin araçta konuşmadan hareketsiz durduğunu beyan ettiği, olaydan bir gün sonra alınan diğer beyanında ise; ölen ile 3 yıldır birlikte yaşadıklarını, olay günü de birlikte yemek yediklerini ve yemekte birlikte içki içtiklerini, … ile eve dönerken yolda ölenin telefonu çalıp ölen açmayınca kendisine arayanın kim olduğunu sorduğunu, ölenin kendisine… isimli şahsın aradığını söylemesi üzerine, kendisinin öleni kıskanıp, telefon ile bu şahsı aradığını, bu şahıs öleni aramadığını söyleyince ölen ile aralarında kıskançlıktan dolayı tartışma çıktığını, kendisinin eşinden boşanma davasının devam ettiğini ve ölen ile evlenmeyi düşündüğünü, ölenin kendisine “Beni indir abime gideceğim, “dediğini, kendisinin de “ne gerek var” dediğini, ölenin ısrarla inmek istediğini söyleyip seyir halinde bulundukları sırada aracın kapısını açmak suretiyle inmeye kalktığını, buna rağmen kendisinin öleni birkaç kez kolundan, bacaklarından ve çantasından çekerek ve tutarak inmesini engellediğini, köprü sapağına geldiklerinde ölenin “Yeter artık inmek istiyorum.“diye bağırdığını, kendisinin aracın hızını düşürdüğü sırada ölenin kapıyı açıp aşağı atladığını, kendisinin de 3-5 metre sonra durduğunu, aşağı indiğinde ölenin yol üzerinde yatmakta olduğunu beyan etmiş; sanık hazırlıkta alınan diğer beyanlarında; olayı benzer şekilde anlatarak tartışma sırasında birkaç kez inme isteğini tekrarlayan ve kapıyı açmaya çalışan ölenin, kendisi yola baktığı sırada bir anda yanında olmadığını anladığını beyan etmiş; kovuşturma aşamasındaki beyanlarında ise; yolu kontrol etmek için sol dikiz aynasına bakarken birden yana döndüğünde yolcu koltuğunun boş olduğunu görünce ölenin aşağı atladığını anladığını, ölenin yol ayrımına geldikleri sırada aşağı atladığını beyan etmiş; sanık beyanlarında adı geçen… kovuşturma aşamasında tanık olarak alınan beyanında; ölen ve sanık ile arkadaş olduklarını, olay günü 24:00 sıralarında sanığın kendisini arayarak öleni arayıp aramadığını “lan” demek suretiyle sorduğunu, kendisinin de aramadığını söylediğini beyan etmiş; sanığın aşamalardaki beyanlarında; olayın oluşu ile ilgili savunmaları arasında çelişki bulunması yanında; seyir sırasında aracının hızı, olay akabinde ölenin düştüğünü iddia ettiği noktalar ve bu noktaların araca olan mesafesi ile kendisinin olay akabinde duruş mesafesi hususlarında da çelişkilerin bulunduğu, savunmalara göre ölenin araçtan ısrarla inmek istemesine rağmen sanığın ölenin araçtan inmesine izin vermeyerek aracı durdurmayıp yola devam ettiği, yine her ne kadar sanık ölen ile birlikte alkol aldıklarını beyan etmiş ise de otopsi raporunda ölenin kanında alkol bulunmadığının tespit edildiği anlaşılmış olup; sanık kovuşturmaaşamasındaki beyanında hızının 20-30 km olduğunu belirtmekle; Ölenin sanık beyanlarına göre bu hızda giden bir araçtan atlaması halinde mevcut yaralanmanın ve ölümün meydana gelip gelmeyeceği hususunda kuşkuya düşüldüğü, ölü muayene, otopsi ve ekspertiz raporlarında ölende meydana geldiği belirtilen savunma yaraları ile ölenin eşyalarında tespit edilen ve çekiştirmeye bağlı olduğu belirtilen yırtıklar da göz önüne alınarak, ölenin vücudundaki yaralanmaların ve ölümün sanık tarafından itilerek düşürülmesi suretiyle mi? Veya sanığın savunmasında belirttiği şekilde 20 – 30 km hızla seyreden araçtan atlaması ile meydana gelip gelmeyeceğinin belirlenmesi için ölene ait tüm tıbbi bilgi ve belgeler ile tüm dosyanın Adli Tıp Kurumu ilgili ihtisas dairesine gönderilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun ve mahkemenin görev hususunun dikkate alınması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kanuna aykırı, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olup, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 22.02.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.