Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2012/889 E. 2012/21901 K. 16.10.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/889
KARAR NO : 2012/21901
KARAR TARİHİ : 16.10.2012

Mahkemesi :Sulh Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle yaralama
Hüküm : 5237 sayılı TCK’nın 89/1, 89/2-b,(53/6) maddeleri uyarınca mahkumiyet,

Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığa ait nüfüs kaydı ve adli sicil kayıtlarının örnekleri UYAP sisteminden elektronik ortamda temin edilmiş olması ve dosya kapsamında sözü geçen kayıtların sahteliğine dair bir iddia bulunmaması karşısında, tebliğnamedeki (2) numaralı; temyiz incelemesi sırasında sanığın sürücü belgesinin geçerli olduğuna dair belgenin örneği UYAP ortamından temin edilerek dosya içerisine alınmış ve soruşturma aşamasında sanığa ait sürücü belgesine ilişkin bilgilerin trafik kazası tespit tutanağında işaretlenmiş olması karşısında, tebliğnamedeki (3) numaralı bozma düşüncelerine iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin eksik incelemeyle karar verildiğine, kusur durumuna ilişkin ve yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Hükmün esasını teşkil eden kısa kararda ve gerekçeli kararın hüküm fıkrasında sanığın sürücü belgesinin geri alınmasına karar verilirken, uygulanan Kanun ve maddesinin gösterilmemesi suretiyle 5271 sayılı CMK’nın 232/6. maddesine aykırı hareket edilmesi,
2- 5237 sayılı TCK’nın 51. maddesinin sanık hakkında uygulanıp uygulanmamasına karar verilirken, sanığın suçu işledikten sonra yargılama sürecinde pişmanlık duyup duymadığı, dosyaya yansıyan bilgi ve kanıtlarla birlikte isabetle değerlendirilerek, denetime olanak verecek ve somut gerekçeler de gösterilmek suretiyle takdir hakkının kullanılması gerektiği gözetilmeden, suçunu ikrar ederek mahkemeye yardımcı olan, kaza yaptığını farkettikten sonra olay yerini terk etmeyip, yaralıyı hastaneye gönderen; olayın üzücü sonuçlarını ortadan kaldırmaya yönelik olarak karşı tarafla uzlaşmak istediğini beyan eden, savunmasında olaydan dolayı üzgün olduğunu ifade eden, dosya içeriğindeki delillere göre olumsuz bir kişiliği belirlenemeyen ve sabıkası da bulunmayan sanık hakkında, “Sanığın tekrar suç işlemeyeceği konusunda mahkememize bir kanaat oluşmadığından” şeklindeki soyut ve dosya içeriğiyle uyuşmayan gerekçeyle hükmolunan sonuç cezanın ertelenmemesine karar verilmesi,
3- Tam kusurlu eylemi sonucu meydana gelen kazada mağdur …’ün orta (3) derece kemik kırığı oluşacak şekilde yaralanmasına sebebiyet veren sanığın, uzlaşmak istediğini beyan ettiği halde, katılanların istememesi sonucu zararı gideremediği anlaşılmakla, sanığın istinabe yoluyla Muğla Sulh Ceza Mahkemesinde verdiği “olay nedeniyle zaten karşı tarafın hastane masraflarını karşılamıştım” şeklindeki savunması da nazara alınarak, mahkemece katılanların uğramış olduğu zararın basit bir araştırma ile hesaplanıp, sanığın zararı gidermesine veya zarar giderilmişse sanığın bu yöndeki delillerini sunmasına imkan verilerek, 5271 sayılı CMK’nın 231. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması gerektiği gözetilmeden, zararın giderilmediğinden bahisle, eksik incelemeyle, sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 16.10.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.