YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/8624
KARAR NO : 2012/12874
KARAR TARİHİ : 23.05.2012
Mahkemesi :Sulh Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle yaralama
Hüküm : 5237 sayılı TCK’nın 89/1-3-b, 53/6, 51.
maddeleri gereğince mahkumiyet
Taksirle yaralama suçundan, sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, katılan vekili ve sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre katılan vekilinin sanığın cezasının ertelenmemesi gerektiğine yönelik yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanığın, tüm savunmalarında istikrarlı şekilde beyanda bulunduğu ve kaza anında motorsikleti kendisinin kullanmadığını, katılan …’in kullandığını beyan ettiği, katılanın soruşturma aşamasında, arkadaşı olan sanık … ile birlikte alkol aldıklarını beyan etmesine rağmen, yargılama aşamasında sanık ile birlikte alkol almadıklarını beyan ederek çelişkili ifadede, bulunması, ayrıca katılanın iş arkadaşı olan tanık …’ün ifadesinde, motorsikleti katılan …’nın kullanmak istediğini, bunun üzerine de sanık …’un anahtarı verdiği ve …’nın motorsikleti çalıştırdığını, kimin kullandığını görmese de motorbisikleti kullanmak için …’nın çalıştırdığını bildiğini beyan etmesi karşısında, sanığın mevcut deliller ışığı altında beraatine karar verilmesi gerekirken, delillerin hatalı değerlendirilmesi sonucu yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
Kabule göre de,
1- Uyap ortamından sürücü belgesi bilgilerine ulaşılamayan sanığın, ilgili makamdan sürücü belgesi örneği getirilmeden 5237 sayılı TCK’nın 53/6 maddesi gereğince geçici süre ile sürücü belgesine el konmasına karar verilmesi,
2-5271 sayılı CMK’nın 226/2. maddesi uyarınca iddianamede yer almayan 5237 sayılı TCK’nın 89/3-b. maddesinin uygulanabilmesi için sanığa ek savunma hakkı verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin ve sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 23.05.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.