Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2012/7814 E. 2013/3836 K. 20.02.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/7814
KARAR NO : 2013/3836
KARAR TARİHİ : 20.02.2013

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle öldürme, suç üstlenme
Hüküm : Sanık … hakkında; 5237 sayılı TCK’nın85/1, 53/1, 270/1, 63. maddeleri gereğince mahkumiyet,
Sanık … Tekkorkmaz hakkında; 5237 sayılıTCK’nın 270/1, 52/2. Maddeleri gereğince mahkumiyet.

Sanık …’in taksirle öldürme ve suç üstlenmeye azmettirme suçlarından sanık … ın suç üstlenmek suçundan mahkumiyetlerine ilişkin hükümler, sanık … müdafii ve katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1- Sanık …’ın mahkumiyetine ilişkin hükme yönelik katılanlar vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Anayasa Mahkemesinin 07.10.2009 gün ve 27369 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanıp, yayımından itibaren bir yıl sonra 07.10.2010 tarihinde yürürlüğe giren, 23.07.2009 gün ve 2006/65 Esas, 2009/114 karar sayılı iptal hükmünün yürürlüğe girdiği tarihe kadar 5237 sayılı TCK’nın 50 ve 52. maddeleri ve 765 sayılı TCK hükümleri uyarınca doğrudan hükmedilip, başkaca hak mahrumiyeti içermeyen 2000 TL’ye kadar (2000 TL. Dahil) adli para cezalarına ilişkin mahkumiyet hükümleri 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı Kanunun 305. maddesi gereğince kesin nitelikte olup, 07.10.2010 ila 6217 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 14.04.2011 tarihine kadar ise mahkumiyet hükümlerinin hiçbir istisna öngörülmeksizin temyizinin mümkün olduğu, 14.04.2011 ve sonrasında ise, doğrudan hükmedilen 3000 TL’ye kadar (3000 TL. Dahil) para cezalarının 5320 sayılı Kanunun Geçici 2. maddesi uyarınca kesin nitelikte olduğu, 08/05/2009 tarihinden verilen mahkumiyet hükmüne karşı suç niteliğine ilişkin de herhangi bir temyiz istemi bulunmadığından 600 TL.’den ibaret mahkumiyet hükmüne yönelik katılanlar vekilinin temyiz isteminin 1412 sayılı CMUK’un 317. maddesi uyarınca REDDİNE ,
2- Sanık …’in taksirle öldürme ve suç üstlenmeye azmettirme suçlarından mahkumiyetine ilişkin hükümlere yönelik sanık müdafinin ve katılanlar vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine, gelince;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanık müdafinin, sanık hakkında tayin edilen cezanın paraya çevrilmesi ya da ertelenmesi gerektiğine ilişkin, katılanlar vekilinin ise, olayda sanığın bilinçli taksirle hareket ettiğine ilişkin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
a- Taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK’nın 61/1 ve 22/4. madde ve fıkralarında yer alan ölçütlerden olan failin kusuru, ölü ve yaralı sayısı ile yaralanma derecesi, suçun işleniş biçimi ile suçun işlendiği yer ve zaman nazara alınmak suretiyle TCK’nın 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmolunması gerekirken, sanığın tamamen kusurlu olduğunun teknik verilere dayalı olarak mahkemece de kabul edildiği somut olayda, sanığın taksirinin yoğunluğu gözetilerek, alt sınır aşılarak hak ve nasafete uygun bir ceza yerine asgari hadden ceza tayini,
b-Taksirli suçlarda, TCK’nın 53/1. maddesinde belirtilen hak yoksunluklarına hükmedilemeyeceğinin gözetilmemesi,
c- 5237 sayılı TCK’nın 50/3. maddesinde daha önce hapis cezasına mahkûm edilmemiş olmak koşuluyla, mahkûm olunan otuz gün ve daha az süreli hapis cezasının birinci fıkrada yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrileceği belirtilmiş olmasına karşılık, dosyada bulunan adli sicil kaydına göre sabıkası bulunmayan sanık hakkında suç üstlenmeye azmettirmek suçundan tayin edilen bir ay hapis cezasının TCK’nın 50/1. maddesinde belirtilen seçenek yaptırımlara çevrilmemesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin ve katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı kanunun 8.maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 20/02/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.