Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2012/6550 E. 2013/3424 K. 18.02.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/6550
KARAR NO : 2013/3424
KARAR TARİHİ : 18.02.2013

Mahkemesi :Sulh Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle Yaralama, trafik güvenliğini tehlikeye sokma
Hüküm : 5237 sayılı TCK’nın 89/1, 2-b, 22/3, 52, 179/3-2, 50/1-d maddeleri gereğince mahkumiyet

Taksirle yaralama ve trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1) Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Mahkemece sanığın üzerine atılı trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan mahkumiyetine karar verilmiş ise de, yaralama ile sonuçlanan olaydan üç buçuk saat sonra yapılan ölçümde 174 promil alkollü olup güvenli sürüş yeteneğine sahip olmadığı anlaşılan sanık hakkında, işlediği bir fiil ile birden fazla farklı suçun oluşmasına sebebiyet vermesi nedeniyle zarar suçu olan taksirle yaralama suçundan cezalandırılması ile yetinilmesi, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan ise hüküm kurulmaması gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, yeniden yargılama gerektirmeyen bu konuda aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca karar verilmesi mümkün bulunduğundan sanık hakkında trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan hüküm verilmesine yer olmadığına karar verilmek suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2)Taksirle yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesine gelince;
TCK’nın 61/2. maddesi gereğince temel ceza üzerinden yapılacak arttırımın öncelikle bilinçli taksir hükümlerinin uygulanması suretiyle yapılması gerekirken uygulama sırasında yanılgıya düşülerek temel ceza üzerinden TCK’nın 89/2-b fıkrası gereğince arttırım yapılmış olması, sonuca etkili olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin herhangi bir nedene dayanmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün isteme aykırı olarak ONANMASINA, 18.02.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.