Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2012/33678 E. 2013/4900 K. 28.02.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/33678
KARAR NO : 2013/4900
KARAR TARİHİ : 28.02.2013

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : 1- 03/05/2010 tarihli iddianame ile açılan kamu davasının 5271 sayılı CMK’nın 223/7 maddesi uyarınca reddi
2- 29/04/2010 tarihli iddianame ile açılan kamu davasının 765 sayılı TCK’nın 102/4, 104/2 maddeleri uyarınca ortadan kaldırılması

2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanık hakkında 03/05/2010 tarihli iddianame ile açılan kamu davasının reddine, 29/04/2010 tarihli iddianame ile açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırılmasına ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Kolluk kuvvetlerince sanığın 1. derece doğal sit alanı içerisinde kalan bölgeye oturmaya hazır halde bir bina ile betonarme bir tuvalet yaptığı belirlenerek 04/01/2010 tarihli kaçak yapı tespit tutanağının düzenlendiği, anılan tutanak ile birlikte tahkikat evraklarının Cumhuriyet Savcılığı’na iki kez gönderilmesi nedeniyle sanık hakkında 29/04/2010 ve 03/05/2010 tarihli iddianameler ile kamu davaları açıldığı, 29/04/2010 tarihli iddianamede sanığın 1. derece doğal sit alanı içerisine izin almaksızın bina ve tuvalet inşa ettiğinin belirtildiği, 03/05/2010 tarihli iddianamede ise, sanık tarafından 2007 yılında bina üzerinde çeşitli tadilatlar yapıldığının ve binanın halen konut olarak kullanılmaya devam edildiğinin açıklandığı, anılan iddianameler ile açılan kamu davalarının mahkemenin 05/05/2010 tarihli kararı ile birleştirildiği, böylece sanığın yargılama konusu eylemlerinin 1. derece doğal sit alanına izin almaksızın bina ve tuvalet inşa etmek, sözü edilen binada 2007 yılı içerisinde yine izin almaksızın tadilat yapmak şeklinde belirdiği,
Sanığın 13/01/2010 tarihinde kolluk kuvvetlerine verdiği ifadede, suça konu ev ile tuvaletin eski yapı olup ev üzerinde 3 yıl önce tadilat gerçekleştirdiğini söylediği, kovuşturma aşamasında yaptığı savunmada da, olay yerinde bulunan eski binanın yerine 1990 yılında tamamlanan yeni bir bina inşa ettirdiğini, 1991 yılında ise tuvalet ile ilave oda yaptırdığını beyan ettiği, dosya kapsamında mevcut 05/07/2010 tarihli bilirkişi raporunda, Taşınmaz Kültür ve Tabiat Varlıkları Yüksek Kurulu’nun 11/12/1986 gün ve 2753 sayılı kararı ile tescilli 1. derece doğal sit alanı içerisindeki yapıların 1991 yılında yapılarak tamamlandığının belirtildiği,
Her iki iddianame ile açılan kamu davalarının konusunu farklı eylemlerin oluşturduğu, sanık soruşturma aşamasında kollukta verdiği ifadede, 1. derece doğal sit alanı içerisinde kaldığını bilmediği suça konu bina üzerinde 3 yıl önce tadilat faaliyeti gerçekleştirdiğini beyan etmesine rağmen, 05/07/2010 tarihli bilirkişi raporunda bununla ilgili bir tespit yer almadığı anlaşılmakla, suça konu taşınmazın tapu kaydı getirtilerek beyanlar hanesine 1. derece doğal sit alanı şerhi düşülüp düşülmediğinin belirlenmesi, anılan karar mahallinde ilan edilmemiş ise de bölgenin özelliğinin vatandaşlarca bilinip bilinmediğinin kolluk marifetiyle araştırılması, sonucuna göre olay yerinde yeniden keşif icra edilerek sanık tarafından gerçekleştirilen tadilat işleminin niteliği ile zamanının her türlü şüpheden uzak biçimde tespiti ile sanığın hukuki durumunun buna göre tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeksizin, eksik araştırma ve hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 28/02/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.