Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2012/33316 E. 2013/5037 K. 01.03.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/33316
KARAR NO : 2013/5037
KARAR TARİHİ : 01.03.2013

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : 765 sayılı TCK’nın 102/4, 104/2 maddeleri uyarıncazamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırılması

2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırılmasına ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Katılan vekilinin temyizinin zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırma kararına yönelik olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
Sanığın, Taşınmaz Kültür ve Tabiat Varlıkları Yüksek Kurulu’nun 11/12/1986 gün ve 2753 sayılı kararı ile 1. derece doğal sit alanı olarak tescilli bölgede izin almaksızın ev, su havuzu yaptığı iddiasıyla dava açılmış ise de; dosya kapsamında mevcut 05/07/2010 tarihli bilirkişi raporunda, suça konu yapılarda kullanılan malzemelerdeki yıpranma ve fiziki değişiklikler dikkate alındığında sözü edilen yapıların 2004 yılında inşa edilerek tamamlandığının belirtilmesi karşısında, mahkemece suç tarihi olarak kabul edilen 2004 yılından sanık hakkında kamu davasının açıldığı 29/04/2010 tarihine kadar, lehe olan 765 sayılı TCK’nın 102/4 maddesinde öngörülen 5 yıllık olağan zamanaşımı süresinin dolduğu anlaşılmakla;
Yapılan yargılama sonunda sanık hakkında açılan kamu davasının, zamanaşımının dolduğu gerekçe gösterilerek mahkemece ortadan kaldırılmasına karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığından, katılan vekilinin, eksik inceleme ile karar verildiğine ilişkin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Kamu davasının zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK’nın 102/4 ve 5271 sayılı CMK’nın 223/8 maddeleri gereğince düşmesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin, 5271 sayılı CMK’nın 223. maddesinde hüküm türleri arasında yer almayan ortadan kaldırma kararı verilmesi,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bu hususun yeniden yargılama yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasının ilk paragrafındaki “ortadan kaldırılmasına” ibaresinin, “düşmesine” şeklinde düzeltilmesi ile hükümdeki usul ve kanuna uygun bulunan sair hususların aynen bırakılmasına karar verilmek suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 01/03/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.