Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2012/32082 E. 2013/6449 K. 15.03.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/32082
KARAR NO : 2013/6449
KARAR TARİHİ : 15.03.2013

Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : 2863 sayılı Kanunun 74/1, 765 sayılı TCK’nın 59, 36 maddeleri uyarınca mahkumiyet

2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanıkların mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanıklar müdafileri tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık … müdafinin temyiz isteminin incelenmesinde:
Sanık müdafinin yokluğunda verilen ve 17.11.2008 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edilen hükmü CMUK’un 310/1. maddesinde öngörülen yasal bir haftalık süre geçtikten sonra 12.10.2010 tarihinde temyiz ettiğinin anlaşılması karşısında; 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 317. maddesi gereğince temyiz isteminin REDDİNE,
Sanıklar … ve … müdafilerinin temyiz istemlerinin incelenmesine gelince:
Sanıkların, fikir ve eylem birliği içerisinde kültür varlıkları bulmak amacıyla, 1. derece arkeolojik sit alanı olarak tescil edilen yerde izinsiz kazı yapmak suretiyle atılı suçu işlediği iddia edilmiş ise de;
Sanıklara isnat edilen ve daha ağır bir suçu oluşturma ihtimali bulunmayan eylem 2863 sayılı Kanunun 74. maddesinde yaptırıma bağlanmış olup, anılan suç 5237 sayılı TCK’nın 7/2 maddesi yollamasıyla lehe neticeler doğuran (mülga) 765 sayılı TCK’nın 102/4 maddesi uyarınca 5 yıllık zamanaşımına tabidir. Dava zamanaşımını kesen nedenlerin varlığı halinde süre yeniden işlemekte ise de, bu süre 104/2 maddesi uyarınca en fazla yarı oranında uzayacağından, suç tarihi olan 31/12/2001 tarihinden itibaren 765 sayılı TCK’nın 102/4 ve 104/2 maddelerinde öngörülen 7 yıl 6 aylık zamanaşımı inceleme tarihinden önce gerçekleşmiş ve 5271 sayılı CMK’nın 223/9 maddesindeki şartların da oluşmadığı anlaşılmakla, sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olup, hükmün gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, aynı Kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, 765 sayılı TCK’nın 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddeleri gereğince kamu davasının isteme uygun olarak DÜŞMESİNE, Adli Emanet Memurluğu’nun 2002/48 sırasında kayıtlı eşyaların bulundurulması bizatihi suç teşkil etmediğinden sahibine iadesine,15.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.