Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2012/31670 E. 2013/17385 K. 25.06.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/31670
KARAR NO : 2013/17385
KARAR TARİHİ : 25.06.2013

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : 2863 sayılı Kanunun 65/b, 5237 sayılı TCK’nın 62, 52, 53, 51. maddeleri uyarınca mahkumiyet ve hapis cezasının ertelenmesi

2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık tarafından, Trabzon Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulunun 04/02/1998 tarihli ve 3332 sayılı kararı ile belirlenen 3. derece doğal sit alanı içerisinde yer alan, Çaykara İlçesi, Uzungöl Beldesi, Yenimahalle Mahallesi, Gölbaşı Mevkii, 128 ada, 7 sayılı taşınmaz üzerinde mevcut olan eski barakalar yıktırılarak Kuruldan izin alınmaksızın tek katlı yeni bir yapı inşa ettirildiğinin ve bahçede çevre düzenlemesi yaptırıldığının tespit edildiği, hükme esas alınan inşaat mühendisi ve ziraat mühendisi bilirkişiler tarafından ortak olarak hazırlanan raporda, taşınmaz üzerinde mevcut olan eski barakaların yıkılması suretiyle yapılan tek katlı yapı ve çevre düzenlemesinin 2009 yılı baharında gerçekleştirildiğinin belirtildiği, sanığın savunmasında atılı suçu işlediğini ikrar ettiği anlaşılmakla,
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin, sanığın üzerine atılı suçu işlemediğine, suç kastının bulunmadığına eksik inceleme ile mahkumiyet kararı verildiğine ilişkin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
2863 sayılı Kanunun 57/9 maddesine göre, koruma amaçlı imar planı onaylanmış sit alanlarında, taşınmaz kültür varlığının bulunduğu parseller dışındaki inşai ve fiziki müdahalelerin, koruma amaçlı imar planı hükümleri doğrultusunda, bünyesinde Koruma, Uygulama ve Denetim Büroları kurulmuş idarelerin izin ve denetimi ile yapılacağı, eğer idarenin bünyesinde Koruma, Uygulama ve Denetim Bürosu kurulmamış ise, sözü edilen iznin Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’ndan alınması gerektiği, sit alanı olarak tescil edilmiş bir bölgenin, koruma amaçlı imar planı da onaylanmış olursa, bu bölgedeki yapılaşma ya da onarım faaliyetlerinin belirtilen plan çerçevesinde gerçekleştirilebileceği, başka bir deyişle, koruma amaçlı imar planı onaylanmış sit alanlarının imara açık bölgeler olduğu, ancak, bu bölgelerde inşai ve fiziki müdahalelerde bulunabilmek için izin sürecinin işletilmesi gerektiği, izin alınmaksızın ya da izne aykırı olarak tamirat ve tadilat yapılması ile inşai ve fiziki müdahale gerçekleştirilmesi halinde, 2863 sayılı Kanunun 65/d maddesi ile yaptırım altına alınan suçun oluşacağı, somut olay bu kapsamda değerlendirildiğinde, sanığın, 3. derece doğal sit alanı olarak tescilli bölgede mevcut taşınmaz üzerine tek katlı yapı inşa ettirdiği ve bahçe düzenlemesi yaptırdığı, bölgenin koruma amaçlı imar planı mevcut ise, sanığın izinsiz yaptığı eylemin 2863 sayılı Kanunun 65/d maddesine temas eden suçu oluşturacağı, aksi takdirde aynı Kanunun 65/b maddesinde düzenlenen suçun gündeme geleceği, bu bakımdan, inşai müdahalenin gerçekleştirildiği 3. derece doğal sit alanı için yürürlükte olan koruma amaçlı imar planı bulunup bulunmadığının araştırılması gerektiği gözetilmeksizin, eksik soruşturmaya dayalı olarak yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 25/06/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.