YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/29181
KARAR NO : 2013/16782
KARAR TARİHİ : 19.06.2013
Mahkemesi :Sulh Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle yaralama
Hüküm : TCK’nın 89/2-b, 62, 52. maddeleri uyarınca mahkumiyet
Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık ve mahalli Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın olay günü idaresindeki araçla yerleşim yeri içinde her iki yanında banket mevcut olan 7 metre genişliğindeki yolda sağ şerit üzerinde seyrini sürdürürken beyanına göre sağ önünde gitmekte olan katılanın idaresindeki motorsikletin aracının önüne manevra yapması üzerine arkadan çarpması sonucu katılanı yaralaması şeklinde gelişen olayda, sanığın 15.11.2010 tarihli beyanında katılanın önceden farkedip uyardığı yöndeki beyanı ve olayın oluş şekli incelendiğinde sanığın sağ şeritte giderken yolun sağ kenarından giden motorsikleti farkettiği zaman aracının görsel ve işitsel ikaz enstrümanlarını yeterince kullanmadığı motorsiklete iyice yaklaştığında ise aracını müteyakkız vaziyette kullanıp meydana gelen kazayı önleyemediği, çarpma noktası, araçlarda meydana gelen hasar ve beyanlardan anlaşılmakla sanığın tali kusurlu olduğu yönündeki bilirkişi raporunun dosya kapsamı ile uyumlu olduğu,
İki sınır arasında temel ceza belirlenirken, cezanın alt ve üst sınırını oluşturan ceza miktarları, suçun işleniş biçimi, kusur durumu, meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığının dikkate alınması esas olup, sanığın tali kusurlu olduğu yaralama eyleminden dolayı katılanın hayati tehlike geçirip ve vücüdunda hayati fonksiyonlarına etkisi ağır olacak derecede kemik kırığı meydana geldiği, beyanında sanığın olaydan sonrasında kendisi ile ilgilenmediğini söylediği görülmekle cezanın alt ve üst sınırı da nazara alındığında temel cezanın mahkemece isabetli bir şekilde belirlendiği anlaşılmakla tebliğnamedeki bozma düşüncelerine iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin bir nedene dayanmayan, mahalli Cumhuriyet savcısının ise kusur durumuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün isteme aykırı olarak ONANMASINA, 19.06.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi.