Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2012/27455 E. 2013/15259 K. 05.06.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/27455
KARAR NO : 2013/15259
KARAR TARİHİ : 05.06.2013

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : 2863 sayılı Kanunun 65/b, 5237 sayılı TCK’nın 62, 50/1-a, 52/2-4, 51/1-3 maddeleri gereğince mahkumiyet, erteleme

2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanıkların mahkumiyetlerine ilişkin hüküm, sanıklar müdafii, Mahalli Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Bursa İli, Osmangazi İlçesi, Hanlar Bölgesi Koruma Amaçlı İmar Planı kapsamında anıtsal yapı olarak tescilli, Eski İpek Hanı (Arabacılar Hanı) bünyesinde bulunan,……deki dükkanda, izinsiz uygulamalar yapıldığına dair Bursa Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu tarafından, Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulunulması üzerine, suça konu dükkanın kiracısı olan sanıklar hakkında kamu davası açıldığı, peyzaj mimarının, 03.01.2008 tarihli bilirkişi raporuna göre, suça konu eski eser niteliğinde tescilli yapıda vitrin değişikliği yapıldığı ve zemin kaplamasının yenilendiği bu işlemlerin basit onarım kapsamında yapılan işler olup, her hangi bir izin ve ruhsat gerektirmediğinin bildirildiği, 24.07.2008 havale tarihli arkeolog bilirkişi raporuna göre, suça konu dükkanın, kentsel sit alanında bulunduğu, anıtsal yapı olarak tescilli bulunan Eski İpek Hanı (Arabacılar Hanı) bünyesinde yer aldığı, dükkanın girişinin iki yanında cam vitrinlerin, alüminyum doğramalarla birlikte yenilendiği, tuğla, taş kemer ve camekan kısmının çok köşeli bir bölümle kapatıldığı, duvarlarda sıva, badana boya yapıldığı, bodrum zemin kat zeminlerinin kalebodur türü malzeme ile kaplandığı, zeminden 1. kata 14 basamaklı, bodrum kata 12 basamaklı demir doğramalı döner merdiven inşa edildiği, duvarlar ve tavanlarda alçıpan kaplama, sıva ve boya yapıldığı, 1. kat zemini ve döner merdiven basamaklarının mineflo ile kaplandığı, bu müdahalelerin 2863 sayılı Kanuna aykırılık olduğunun belirtildiği, dolayısıyla her iki bilirkişi raporları arasında çelişki bulunduğu anlaşılmakla, suça konu yerde üniversitelerin arkeoloji ve sanat tarihi kürsülerine mensup öğretim üyesi ve inşaat mühendisi ile oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle keşif icra edilerek, söz konusu izinsiz uygulamalar sonucunda tescilli kültür varlığının özgün dokusunun bozulup bozulmadığı, taşınmazın zarara uğrayıp uğramadığı, hususlarının tespiti ile tescilli kültür varlığının söz konusu eylem neticesinde zarara uğramaması durumunda gerçekleştirilen uygulamaların inşai ve fiziki müdahale niteliğinde olup olmadığı bu inşai müdahalelerin basit onarım kapsamında kalıp kalmadığı ile inşai müdahale kapsamında kalan yapıların eskime durumları, kullanılan malzemelerin yıpranma özellikleri de dikkate alınarak suç tarihinin tereddüte yer bırakmayacak şekilde tespiti ile sonucuna göre, sanıkların hukuki durumlarının takdir ve tayini gerektiği gözetilmeksizin, eksik incelemeye dayalı olarak sanıkların mahkumiyetlerine karar verilmesi,
Kabule göre de;
1- Suç tarihinde yürürlükte bulunan 5728 sayılı Kanun ile değişiklikten önceki 2863 sayılı Kanun’un 65/b maddesinde “iki yıldan beş yıla kadar hapis beşmilyar liradan on milyar liraya kadar adli para cezası” öngörüldüğü, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan ve sanık lehine olan, 5728 sayılı Kanun ile değişik 65-b maddesinde ise, “iki yıldan beş yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adli para cezasının” öngörülüğü gözetilmeksizin, suç ve karar tarihinde yürürlükte bulunmayan kanun hükmünün tatbiki ile sanıklar hakkında eksik ceza tayin edilmesi,
2- 5237 sayılı TCK’nın 51. maddesi gereğince adli para cezalarının ertelenemeyeceğinin gözetilmeksizin, sanıklara verilen adli para cezalarının ertelenmesine karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanıklar müdafii ile mahalli Cumhuriyet Savcısı’nın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı, sanıkların kazanılmış hakları saklı kalmak kaydıyla, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 05.06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.