Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2012/26470 E. 2013/17175 K. 24.06.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/26470
KARAR NO : 2013/17175
KARAR TARİHİ : 24.06.2013

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle yaralama, Trafik güvenliğini tehlikeye sokma
Hüküm : Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan; TCK’nın 179/2-3, 50/1-a, 52/2, maddeleri gereğince mahkumiyet,
Taksirle yaralama suçundan; Beraat

Sanığın taksirle yaralama suçundan beraatine, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan mahkumiyetine ilişkin hüküm, katılanlar vekili ve mahalli Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yokluğunda verilen hüküm katılanlar vekiline 11.11.2010 tarihinde tebliğ edilmiş olup bir haftalık temyiz süresinin son günü olan 18.11.2010 Perşembe gününün, resmi tatil olan Kurban Bayramının 3. gününe isabet etmesi nedeniyle bayram ve haftasonu bitimi 22.11.2010 tarihinde yapılan temyizin süresinde olduğu anlaşıldığından tebliğnamede ret öneren görüşe iştirak edilmemiştir.
Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanık hakkında tayin edilen cezanın, hüküm tarihinde miktar itibariyle kesinlik sınırında olduğu anlaşılmış ise de; katılanlar vekilinin ve mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları suç vasfına ilişkin olduğundan, hükmün temyizi kabil olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılanlar vekilinin ve mahalli Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Olaydan yarım saat sonra alkolmetre ile yapılan ölçümde 298 promil, olaydan yaklaşık 3 saat 45 dakika sonra tanzim edilen adli raporda 177 promil alkollü olduğu tespit edilen sanığın, idaresindeki araçla, gündüz vakti, meskun olmayan yerde, çift yönlü yolda seyir halinde iken karşı yönden gelen katılan … idaresindeki aracın direksiyon hakimiyetini kaybedip yolun solundan yoldan çıkıp devrilmesi sonucu, sürücü …’in ve aynı araçtaki iki kişinin yaralandıkları olayda; katılanların aşamalarda değişmeyen beyanlarında, daha önceden tanımadıkları sanığın şerit tecavüzü yaparak üzerlerine gelmesi sonucu kazayı önlemek için manevra yaptıklarını, bu sırada sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybettiğini beyan ettikleri, kaza tespit tutanağında aynı beyanların sanığın plakası belirtilerek şerh düşüldüğü, yargılama sırasında dinlenen tutanak tanığı …’nın; kazanın ihbar edilmesi üzerine sanığı durdurduklarında alkollü olduğunu, normal davranışlar sergilediğini ancak aracı yolu ortalamış bir şekilde şerit tecavüzü yaparak geldiğini beyan ettiği dikkate alındığında; sanığın alkollü şekilde kullandığı araçla şerit tecavüzü yapması sonucu katılanın çarpışmayı önlemek için ani manevra yapması üzerine kazanın meydana geldiği, sanığın kusurlu olduğu ve bilinçli taksirle hareket ettiği anlaşılmakla; TCK’nın ”Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokma” başlıklı 179. maddesinin 3. fıkrasında alkol ve uyuşturucu madde etkisiyle emniyetli bir şekilde … sevk ve idare edemeyecek olan kişinin … kullanma halinin suç olarak düzenlendiği, maddede belirtilen suçun tehlike suçu olup, somut olayda ise katılanların yaralanmış olmaları sebebiyle zarar suçunun oluştuğu, sanığın eyleminin TCK’nın 89/4, 22/3. maddelerine temas ettiği ve bu suçtan cezalandırılmasına, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, katılanlar vekilinin ve Cumhuriyet savcının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 24.06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.