Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2012/22456 E. 2013/17543 K. 26.06.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/22456
KARAR NO : 2013/17543
KARAR TARİHİ : 26.06.2013

Mahkemesi :Sulh Ceza Mahkemesi
Suç :Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokma
Hüküm :TCK’nın 179/2-3, 53/1. maddeleri gereğince mahkûmiyet

Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkûmiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın yokluğunda tefhim edilen hükmün, 06.10.2009 tarihinde, askeri birlikte usulüne uygun şekilde tebliğ edildiği, sanığın 08.10.2009 havale tarihli dilekçeyle, 1412 sayılı CMUK’un 310. maddesinde öngörülen bir haftalık temyiz süresi içerisinde hükmü temyiz ettiği anlaşılmakla, temyizin süresinde yapıldığı kabul edilerek, temyiz talebinin reddine ilişkin 03.11.2009 tarihli ek karar kaldırılarak yapılan incelemede;
Sanığın 12.04.2009 tarihinde askere sevk edildiği ve yargılama aşamasında asker olduğu anlaşılmakla; 353 Sayılı Askeri Mahkemeler Kuruluşu ve Yargılama Usulü Kanununun 5530 sayılı Kanunun 7. maddesi ile değişik 20/1. maddesinde yer alan “Er ve erbaşlar ile yedek subayların askere girmeden veya silâh altına çağrılmadan önce işledikleri yukarı haddi iki yıla kadar hapis cezasını gerektiren suçlara ait davalarda soruşturma ve kovuşturma işlemleri askerliklerini bitirmelerine kadar geri bırakılır.” hükmü uyarınca sanık hakkındaki kovuşturma işlemlerinin askerliğinin bitimine kadar geri bırakılması gerektiği gözetilmeden, savunma hakkı kısıtlanarak, yargılamaya devamla yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,
Kabul ve uygulamaya göre:
1.) 5237 sayılı TCK’nın 50. ve 51. maddelerinin sanık hakkında uygulanıp uygulanmamasına karar verilirken, sanığın kişiliği, sosyal ve ekonomik durumu, suçun işlenmesindeki özellikler, yargılama sürecinde duyduğu pişmanlık nazara alınarak, dosyaya yansıyan bilgi ve kanıtlar isabetle değerlendirilip, denetime olanak verecek ve somut gerekçeler de gösterilmek suretiyle takdir hakkının kullanılmasının gerektiği, dosya içeriğine göre; adli sicil kaydı bulunmayan ve olay sebebiyle pişmanlık duyduğunu dile getiren, askerde olması sebebiyle duruşmalara katılamayıp beyanı talimat mahkemesince alınan sanık hakkında yasal ve yeterli olmayan gerekçelerle 5237 sayılı TCK’nın 50, 51. maddelerinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
2.) Gerekçeli karar başlığında suçun işlendiği zaman diliminin gösterilmemesi suretiyle CMK’nın 232/2-c maddesine aykırı davranılması,
3.) Alkol veya uyuşturucu madde etkisiyle ya da başka bir nedenle emniyetli bir şekilde … sevk ve idare edemeyecek halde olduğuna dair bir tespit bulunmayan sanık hakkında temel cezanın TCK’nın 179/2. maddesi uyarınca belirlenmesi gerekirken aynı maddenin 3. fıkrası yollamasıyla uygulama yapılması,
4.) Sanığın TCK’nın 53. maddenin (1) numaralı fıkrasının (c) bendindeki hak ve yetkileri kullanmak yönündeki yoksunluğunun, kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından “koşullu salıverilme tarihine kadar” diğer kişiler yönünden ise, “hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar” karar verilmek gerektiği gözetilmeden 53. maddenin (3) numaralı fıkrasına aykırı davranılması,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 26.06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.