Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2012/22176 E. 2013/6099 K. 13.03.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/22176
KARAR NO : 2013/6099
KARAR TARİHİ : 13.03.2013

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : 2863 sayılı Kanunun 65/b, 5237 sayılı TCK’nın 62, 50/1-a, 52/4, 53/1 maddeleri gereğince mahkumiyet, erteleme

2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Suç tarihinde İzmir Balçova Belediyesi görevlileri tarafından, İzmir İli, Balçova İlçesi, İnciraltı Mahallesi, 285 ada, 12 parselde, ruhsatsız inşaatlar yapıldığına dair yapı tatil zaptı tutulması üzerine, sanık hakkında İmar Kirliliğine Neden Olmak ve 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçlarından kamu davaları açıldığı, mahkemece fiili ve hukuki irtibat nedeniyle her iki kamu davasının birleştirildiği, dosya içerisinde mevcut, İzmir 1 Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu’nun 29.11.2010 tarihli yazısı ile, İzmir İli, Balçova İlçesi, İnciraltı Mahallesi, 285 ada, 12 parselin, İzmir 1 Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu’nun 17.12.2002 tarih, 10168 sayılı kararıyla 3. derece doğal sit alanı olarak tescil edilen yerde kaldığı, taşınmazın bulunduğu alana ilişkin, yürürlükte olan Koruma Amaçlı İmar Planlarının bulunmadığının bildirildiği, yine dosya içerisinde mevcut, inşaat yüksek mühendisinin 08.10.2007 tarihli bilirkişi raporuna göre, suça konu yerin, 3. derece doğal sit alanı içinde kaldığı, bölgenin “Koruma Amaçlı İmar Planları” yapılmadığından, yapılan imalatların ruhsata bağlanmasının mümkün olmadığı, söz konusu yerde, yüzme havuzunun tüm seramik ve mermer işleri ile tesisatının ikmal edildiği, üzerinin çelik kontrüksiyon çatı ve renkli atermitle örtüldüğü, bina inşaatlarının taşıyıcı unsurlarının çelik kontrüksiyondan yapıldığı, ara ve dış duvarlarının betopan malzeme ve siding tabir edilen malzeme ile kaplandığı, arkadaki küçük binanın, 1 hol, 2 oda, açık mutfak, banyo, tuvaletten ibaret olduğu, kapı ve pencerelerinde demir korkulukları ile plastik panjurlarının bulunduğu, ön taraftaki büyük binanın ise, 2 oda, salon, açık mutfak, banyo ve tuvaletten oluştuğu, zeminin ahşap lambri ve seramikle kaplı olduğu, kapı ve pencerelerinde plastik panjurların bulunduğu, halen her iki binanın da konut olarak iskan edildiklerinin belirtildiği, 5237 sayılı TCK’nın 44 maddesinde düzenlenen fikri içtima kaidesinin objektif koşullarının “tek bir fiilin bulunması” ve “birden fazla kanun hükmünün ihlali”nden ibaret olduğu, sanığın işlediği fiille birden fazla suçun oluşmasına sebebiyet verdiği ve bu tarihte her iki kanununda yürürlükte bulunduğu anlaşılmakla, sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 44. maddesindeki fikri içtima hükmünün uygulanarak, eylemine temas eden en ağır hüküm olan 2863 sayılı Kanunun 65/b maddesi gereğince cezalandırılmasında isabetsizlik görülmediğinden, tebliğnamede bu hususta bozma öneren görüşe iştirak edilmemiş olup, Suç tarihinde yürürlükte bulunan 5728 sayılı Kanun ile değişiklikten önceki 2863 sayılı Kanunun 65/b maddesinde “iki yıldan beş yıla kadar hapis beşmilyar liradan on milyar liraya kadar adli para cezası” öngörüldüğü, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan ve sanık lehine olan, 5728 sayılı Kanun ile değişik 65-b maddesinde ise, “iki yıldan beş yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adli para cezasının” öngörülüğü gözetilmeksizin, suç ve karar tarihinde yürürlükte bulunmayan kanun hükmünün tatbiki ile sanık hakkında eksik ceza tayin edilmiş ise de, aleyhe temyiz olmadığından, tebliğnameye iştirak edilmeyerek bu hususta bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin suçun unsurlarının oluşmadığına, lehe olan hükümlerin uygulanmadığına ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- 5237 sayılı TCK’nın 53/1 maddesinde belirtilen hakların, kişinin kasten işlemiş olduğu suçtan dolayı hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak uygulanabileceği gözetilmeksizin, hapis cezası adli para cezasına çevrilen sanık hakkında güvenlik tedbirlerine hükmolunması,
2- Mahkemece hakkında katılma kararı verilen Balçova Belediye Başkanlığı’nın 2863 sayılı Kanuna aykırılıktan doğan davalara katılma ve tesis edilen hükmü temyiz etme hak ve yetkisi bulunmadığı gözetilmeksizin, kamu davasına katılan olarak kabulü ile lehine vekalet ücretine hükmedilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, bu hususların yeniden yargılama yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasının hak yoksunluğu uygulamasına ilişkin 8 ve 9. paragrafların hüküm fıkrasından çıkarılması, ile yine vekalet ücretine ilişkin 10. paragraftaki “Katılanlar kendilerini” ve “Katılanlara eşit olarak” ibarelerinin çıkarılarak, yerlerine, “Katılan …’nün kendisini” ve “Katılan …’ne” ibaresinin eklenmesi ile, hükümdeki usul ve kanuna uygun bulunan sair hususların aynen bırakılmasına karar verilmek suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 13.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.