Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2012/17725 E. 2013/5042 K. 01.03.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/17725
KARAR NO : 2013/5042
KARAR TARİHİ : 01.03.2013

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : 2863 sayılı Kanunun 65/b, 5237 sayılı TCK’nın 62, 53, 52 maddeleri gereğince mahkumiyet

2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Mahkemece yapılan yargılama sonunda “suçun işleniş biçimi, sanığın duruşmada gözlenen hali göz önünde bulundurulduğunda tekrar suç işlemeyeceği konusunda mahkememizde olumlu kanaat oluşmadığından” şeklindeki dosya içeriğine uygun, yasal ve yeterli gerekçe ile cezanın ertelenmesine yer olmadığına karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığından, tebliğnamede bu hususta bozma öneren düşünceye iştirak edilmemiştir.
Sanığın, İzmir II nolu Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nun 14.02.1996 tarih ve 5576 sayılı kararı ile 2.derece doğal sit alanı olarak tescil edilen bölgede bulunan taşınmazı üzerinde teras kısmı ile birlikte 9,20×8,90 metre boyutlarında bungolow tarzı, zeminde temeli olmayan bir ahşap ev, 2×2,55 metre boyutunda ahşap depo yapmak suretiyle inşai ve fiziki müdahalede bulunduğu anlaşılmakla;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin sanığın savunma hakkının kısıtlandığına, cezanın ertelenmemesine, paraya çevrilmemesine ilişkin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
5237 sayılı TCK’nın 53/1-c maddesinde belirtilen velayet, vesayet ve kayyımlığa ait hizmette bulunmaktan yoksun bırakılma güvenlik tedbirinin, aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca sanık hakkında sadece kendi alt soyu üzerindeki yetkileri bakımından koşullu salıverme tarihine kadar uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, bu hususun yeniden yargılama yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün TCK’nın 53/1-c maddesinin uygulanmasına ilişkin parağrafına “velayet hakkından” ibaresinden önce gelmek üzere, “kendi alt soyu üzerindeki” ibaresinin yazılması şeklinde düzeltilmesi ile hükümdeki usul ve kanuna uygun bulunan sair hususların aynen bırakılmasına karar verilmek suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 01/03/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.