Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2012/14782 E. 2013/6953 K. 20.03.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/14782
KARAR NO : 2013/6953
KARAR TARİHİ : 20.03.2013

Mahkemesi :Sulh Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle yaralama
Hüküm : 5237 sayılı TCK’nın 89/1, 2-a-b-son, 62/1, 52/2-4. maddeleri uyarınca mahkumiyet.
Tebliğname Düşünce : Onama

Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, Mahalli Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, mahalli Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Olay tarihinde, katılanın, Yeşilyurt Liman İşletmesinde sigortalı işçi olarak çalıştığı, sanıklardan …’un ise söz konusu limanın bağlı olduğu Yeşilyurt Demir Çekme Fabrikasının ortaklarından olduğu, sanık …’in limanda formen olarak, sanık …’nın ise vinç operatörü olarak çalıştığı, olay günü gece saat 03:00 sıralarında limana yanaşan gemiden kamyonlara kömür boşaltıldığı, boşaltma işlemini vinç operatörü olan sanık …’in gerçekleştirdiği, vardiya amiri olan diğer sanık …’in katılana geminin ambarına inmesini ve ambarda bulunan kömürleri ambar içerisinde dozerle vincin çekeceği hale getiren işçilere yardım etmesini söylediği, katılanın, aldığı talimat üzerine merdivenle ambara inmekte olduğu sırada sanık …’in vinci çalıştırdığı, vincin ucunda bulunan kavrama tabir edilen mekanizmanın ambar içerisine girdiği sırada merdivenlerden inmekte olan katılanı sıkıştırdığı, kavramanın şikayetçinin vücuduna temas etmesi sonucu şikayetçinin her iki ayağından nitelikli şekilde yaralandığı olayda, sanık ve bir kısım tanık beyanları dikkate alındığında, olayın gerçekleştiği liman işletmesinin müdürünün …, teknik işler müdürünün …, iş ve işçi güvenliği ve operasyon müdürünün … ve vardiya amirinin… isimli şahıslar olduğu ve olay anında iş güvenliği sorumlusu ile vardiya amirinin olay yerinde bulunmayarak işin koordinasyonunu usta ve formenlere bıraktıklarının sabit olduğu görülmekle, dosya içeriği ve olayın gerçekleşme şekli de dikkate alındığında, alınan bilirkişi raporlarında sorumluların kesin olarak tespitiyle buna uygun olarak kusur dağılımında tereddüt oluştuğundan, tarafların kusurları yönünden maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek biçimde ortaya çıkarılıp olayın etraflıca aydınlatılması ve kusur oranının dosya kapsamına uygun belirlenmesi bakımından iş güvenliği uzmanlarından oluşturulacak başka bilirkişi heyetinden rapor alınarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken dosya kapsamına uygun düşmeyen bilirkişi raporuna dayanılarak eksik soruşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 07/07/2009 tarih 2009/9-62-191 sayılı kararında da vurgulandığı üzere, taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK’nın 61/1. maddesinin (g) bendinde yer alan “failin güttüğü amaç ve saik” gerekçesine dayanılamayacağının gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, Mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün belirtilen sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 20/03/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.