YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/13657
KARAR NO : 2013/6869
KARAR TARİHİ : 20.03.2013
Mahkemesi :Sulh Ceza Mahkemesi
Suç : Trafik güvenliğini tehlikeye sokma
Hüküm : 5237 sayılı TCK’nın 179/2, 62/1, 50/1-a, 52/2-4. maddeleri gereğince mahkumiyet.
Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii ve Mahalli Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
5237 sayılı TCK’nın 179/3. maddesinde düzenlenen; alkol ve uyuşturucu madde etkisiyle veya başka bir nedenle “emniyetli bir şekilde” … kullanamayacak kişinin, bu halde … kullanması suçu kasıtla işlenebilecek bir suçtur. Alkol ve uyuşturucu maddenin sırf kullanılmış olması bu suçun oluşması için yeterli olmamakla birlikte Adli Tıp Kurumu 5. İhtisas Kurulu raporlarında istikrarlı bir şekilde vurgulandığı üzere; alkollü bir şekilde trafikte seyreden bir sürücünün alkol konsantrasyonu hangi seviyede olursa olsun bireysel farklılıklar göstermekle birlikte trafik güvenliği açısından değişen derecelerde risk oluşturabileceği, ancak bu durumun tehlike arz edecek düzeyde olup olmadığı, dolayısıyla sürücünün tesiri altında bulunduğu alkol seviyesinde … kullanması halinde, güvenli sürüş yeteneğini kaybedip etmediği, bireyin o andaki sürüş ehliyetini belirleyebilecek dikkat, algı, denge, refleks, psikomotor ve nöromotor koordinasyon gibi nörolojik, nistagmus, akomadasyon, görme gibi oftalmolojik ve genel durumunun tespitine yönelik detaylı dahili muayenesine yönelik tıbbi verilerin değerlendirilmesi ile mümkün olabileceği, ancak böyle bir tespit yapılmamış olsa bile bireysel farklılıkları da elimine edebilecek şekilde 100 promilden yüksek olarak saptanan alkol düzeyinin, güvenli sürüş yeteneğini kaybettireceğinin, bilimsel olarak kabulü gerektiği anlaşılmakla; incelenen dosyada, olaydan yaklaşık 23 dakika sonra düzenlenen alkolmetre çıktısından 100 promil alkollü olduğu anlaşılan sanığın, olay günü saat 20:50 sıralarında, gece vakti, yerleşim yeri sınırlarında bölünmüş tek yönlü yol üzerinde seyri sırasında, olay mahalline geldiğinde direksiyon hakimiyetini kaybedip önce yolun sol tarafındaki bariyerlere, ardından da aynı istikamette önünde seyreden mağdurun idaresindeki araca arkadan çarpması şeklinde meydana gelen olayda sanığın, güvenli sürüş yeteneğini kaybettiği ve dolayısıyla atılı suçtan mahkumiyetine karar verilmesinde isabetsizlik görülmediğinden, tebliğnamedeki kazanın alkollü … kullanmaktan kaynaklandığına ilişkin tespit bulunmaması nedeniyle, bozma öneren görüşe iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin ve Mahalli Cumhuriyet savcısının eksik inceleme ile karar verildiğine ilişkin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün isteme aykırı olarak ONANMASINA, 20/03/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.