Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2012/11742 E. 2013/5697 K. 07.03.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/11742
KARAR NO : 2013/5697
KARAR TARİHİ : 07.03.2013

Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle öldürme
Hüküm : 5237 sayılı TCK’ nın 85/2, 62/1, 50/4, 50/1-a, 52/2, 52/4,53/6. maddeleri gereğince mahkumiyet

Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii ve katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafii ve katılanlar vekilinin sair temyiz itirazının reddine, ancak;
Katılanın, olay sonrasında kolluktaki beyanında, sanığın sağ sol yaparak üzerlerine gelip kendi şeritlerinde içinde bulundukları araca çarptığını söylediği, beyanın kaza akabinde düzenlenen tespit tutanağı ve tutanak kapsamındaki kroki ile de doğrulandığı, sanığın ise soruşturma aşamasında kollukta ve sorguda, kazanın kendi şeridinde meydana geldiğini beyan etmesine karşılık, kovuşturma aşamasında yaptığı savunmada, kendi şeridinde giderken karşı taraftan gelen aracın direksiyon kırarak şerit ihlali yaptığını, bu nedenle şuurunu kaybettiğinden ölenin seyir halinde olduğu şeride geçtiği göründüğü, mahkemece beyanı hükme esas alınan tanık …’in, olaydan yaklaşık 1 yıl sonra alınan ifadesinde, kaza sırasında sanığın idaresindeki aracın yaklaşık 300 m kadar gerisinde seyrettiğini, ölenin ise aracı ile orta şeriti takip ederek karşı yönden geldiğini, sanığın da bu araçtan kaçmak için direksiyonu sola kırdığını tahmin ettiğini, o anda ölenin de kendi şeridine geçtiğini, hatta şarampole doğru yöneldiğini, bu sırada sanığın ölenin aracının sol arka kapısına çarptığını söylediği, tanığın beyanlarının, oluşa ve dosya kapsamına uygun olmadığı, bu nedenle sanığın tam kusurlu olduğuna dair 02/09/2009 tarihli Adli Tıp Kurumu raporunun, katılanın beyanını esas alan ikinci durum değerlendirmesine itibar edilmesi yerine, hatalı değerlendirme ile anılan raporun, tanığın beyanını esas alan birinci durum değerlendirmesine dayanılarak yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafii ve katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 07.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.