Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2012/11460 E. 2013/6146 K. 13.03.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/11460
KARAR NO : 2013/6146
KARAR TARİHİ : 13.03.2013

Mahkemesi :Sulh Ceza Mahkemesi
Suç :Taksirle Yaralama
Hüküm :TCK’nın 89/1, 89/2 (b,d), 62, 51/1-3-8. maddeleri gereğince mahkûmiyet

Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkûmiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Olay günü gece saat 22:40 sularında açık havada, aydınlatmanın bulunduğu meskun mahalde, bölünmüş, tek yönlü, 7 metre genişliğindeki yüzeyi kuru, asfalt kaplama, görüşe engel cismin bulunmadığı, eğimsiz düz yolda idaresindeki otomobille seyir halinde bulunan sanığın; ışık kontrollü 4 yönlü kavşağa kontrolsüzce girmesi üzerine, kavşak içerisinde sürücü …’in idaresindeki otomobille çarpışması şeklinde gelişen, mağdurun hayat fonksiyonlarına etkisi hafif derecede kemik kırığı ve yüzünde sabit iz oluşacak şekilde yaralanması ile sonuçlanan olayda; … sürücüsü … ile bu araçta yolcu olarak bulunan mağdur ile tanık …’un aşamalardaki istikrarlı ve birbirleriyle uyumluluk arz eden beyanlarına göre kırmızı ışık ihlali yaparak kazaya sebebiyet veren sanığın eyleminde bilinçli taksirin koşulları oluşmasına rağmen, mahkemece yanlış değerlendirme ile sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 22/3. maddesinin uygulanmaması; TCK’nın 89/2. maddesinde belirtilen birden fazla nitelikli hal oluşu ve sanığın asli kusurlu olması dikkate alınarak asgari hadden uzaklaşılarak hüküm kurmak gerektiğinin dikkate alınmaması, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma konusu yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin kusura, eksik incelemeye, sair nedenlere ilişkin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1.) Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun Dairemizce de benimsenen 07/07/2009 tarih 2009/9-62-191 sayılı kararında da vurgulandığı üzere, taksirli suçlar açısından TCK’nın 61/1. maddesinin (g) bendinde yer alan “failin güttüğü amaç ve saik” kıstası uygulanamayacağından, temel cezanın belirlenmesinde gerekçe gösterilmesi,
2.) Sonuç olarak 3 ay 22 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilen ve cezası ertelenen sanık hakkında denetim süresi içinde sanığın kasıtlı bir suç işlemesi halinde cezanın kısmen veya tamamen infazına karar verilirken uygulama maddesinin gösterilmemesi suretiyle 5271 sayılı CMK’nın 232/6. maddesine aykırı davranılması,
3.) Kendisini vekille temsil ettirmesine karşın, 26.03.2009 günlü oturumda davaya katılmak istemediğini bildiren ve hakkında verilmiş bir katılma kararı da bulunmayan mağdur yararına vekalet ücretine hükmedilmesi,
Kanuna aykırı olup hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, bu hususların yeniden yargılama yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasının 1. bendinde yer alan “failin güttüğü amaç ve saik” ibaresinin hükümden çıkarılmasına, hükmün 6. bendinin başına “TCK’nın 51/7. maddesi gereğince” ibaresinin eklenmesine, hükmün vekalet ücretine ilişkin 9. bendinin hüküm fıkrasından çıkarılarak, hükümdeki usul ve kanuna uygun bulunan sair hususların aynen bırakılmasına karar verilmek suretiyle hükmün isteme uygun olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 13.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.