Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2011/8889 E. 2012/5549 K. 29.02.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2011/8889
KARAR NO : 2012/5549
KARAR TARİHİ : 29.02.2012

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna muhalefet
Hüküm : 2863 sayılı Kanunun 74/2.cümlesi, TCK’nın 51, 63, 54/1. maddeleri gereğince mahkumiyet, erteleme.

2863 Sayılı Kanuna Muhalefet suçundan sanıkların mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık … ve Mahalli Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık …’ın temyiz itirazlarına yönelik incelemede;
Temyiz inceleme talebi 1412 sayılı CMUK’un 310/1. maddesindeki bir haftalık yasal süresinden sonra olduğundan, temyiz isteğinin CMUK’un 317. maddesi gereğince REDDİNE,
Mahalli Cumhuriyet savcısının temyine gelince;
Diğer temyiz itirazlarının REDDİNE, ancak,
1-Keşif sonrası öğretim görevlisi bilirkişi tarafından düzenlenen 21/02/2007 tarihli raporda, çukurun 5. metresinde arkeolojik yönden zayıf odun kömürü parçalarının ve geç döneme (muhtemelen Orta Çağ) ait kiremit parçalarının bulunduğu belirtildikten sonra, aynı raporda bu kez kazı yapılan çukurda ve çukur çevresinde 2863 sayılı Kanun kapsamına girecek taşınır veya taşınmaz kültür varlığı kalıntısına rastlanmadığı ve bu nedenle alanın arkeolojik bir yer olmadığı belirtilerek çelişkiye düşülmesine karşın, anılan çelişki giderilmeden ve yine dedektörle izinsiz arama yapılan yerin 2863 sayılı Kanun kapsamında SİT alanı veya bu Kanun kapsamında koruma altına alınan alanlardan olup olmadığı, ilgili Kültür Ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğünden sorularak, 2863 sayılı Kanun kapsamında SİT alanı veya bu kanun kapsamında koruma altına yerlerden olmaması durumunda, sanıklar hakkında beraat kararı verilmesi gerekirken, yetersiz incelemeye dayalı mahkumiyet hükmü kurulması,
2-Sanık … Karabulut hakkında izinsiz define araştırmaktan tek mahkumiyet hükmü yerine 2863 sayılı Kanun 74/2.cümlesi uyarınca iki kez ayrı ayrı cezalandırma yoluna gidilmesi,
3-Sanıklar hakkında hükmonulan hapis cezasının yanında adli para cezalarının da TCK’nın 51. maddesine aykırı olarak ertelenmesi,
4-Hüküm kurulurken, sanıkların sabıkasız hali ve suçu işledikten sonra yargılama sürecinde gösterdikleri pişmanlık nedeniyle tekrar suç işlemeyecekleri yönünde olumlu kanaat oluştuğu değerlendirmesiyle, haklarında TCK 51. maddesi gereği erteleme hükümlerinin uygulanmasına karşın, “nedenleri bulunmadığı” gerekçesiyle sanıkların durumunun, bu defa olumsuz değerlendirilerek haklarında TCK 62. maddesinin uygulanmaması suretiyle, gerekçede çelişki yaratılması, yine gerekçeli kararda “nedenleri bulunmadığı” denilerek sanıklar hakkında TCK 62. maddesindeki takdiri indirim uygulanmamış ise de, hakimin bu konudaki takdir yetkisi sınırsız olmayıp takdiri indirimin uygulanmasına veya uygulanmamasına ilişkin kararların gerekçeli olması ve gerekçenin hak, adalet, nesafet kuralları ile dosya içeriğine uygunluğunun Yargıtay denetimine açık olması gerekirken bu hususa uyulmaması,
5-Etnoğrafik nitelikte eser olduğu tespitlenen damla şeklindeki gümüş kolye ucunun 2863 sayılı Kanunun 23 ve 25. maddeleri gereği incelemeye tabi tutulması için müzeye teslimine karar verilmesi gerekirken sahibine iadesine hükmedilmesi,
6-Hükümden sonra 08/02/2008 günlü Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren 5728 sayılı Kanunun 562. maddesiyle değişik CMK’nın 231. maddesinde ki “hükmün açıklanmasının geri bırakılması”na ilişkin düzenleme ve 5728 sayılı Kanun ile 2863 sayılı Kanunla getirilen değişiklikler karşısında; suçun niteliği, hükmonulan cezanın tür ve miktarı gözetilip dosyada bulunan adli sicil kayıtları da değerlendirilerek sanıklar …, …, …, …, … ve yine hükümden sonra 08/02/2008 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren 5728 sayılı Kanun ile 2863 sayılı Kanunda getirilen değişiklikler karşısında TCK’nın 7/2. maddesi uyarınca sanık … Karabulut’un hukuki durumunun yeniden tayin ve takdirinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş Mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, 29.02.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.