Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2011/4864 E. 2011/8975 K. 20.12.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2011/4864
KARAR NO : 2011/8975
KARAR TARİHİ : 20.12.2011

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle öldürme, yardım veya bildirim yükümlülüğünün yerine getirilmemesi
Hüküm : 5237 sayılı TCK’nın 85/1, 22/3, 62; 98/2, 62, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet.

Taksirle öldürme ve yardım veya bildirim yükümlülüğünün yerine getirilmemesi suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle,
Sanık hakkında taksirle öldürme ve yardım veya bildirim yükümlülüğünün yerine getirilmemesi suçlarından hükmolunan ceza miktarlarına göre sanık müdafiinin temyiz incelemesinin duruşmalı yapılması yönündeki istemi, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 318. maddesi gereğince reddedilip,
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine;ancak,
1- Dosya içeriği ve mahkemenin kabulüne göre, 100 ceza puanı uygulaması sebebiyle sürücü belgesi geçici olarak alınmış bulunan sanığın, sevk ve idaresindeki kamyoneti ile gece vakti, görüşün far ışığı ile sağlandığı,orta refüjle bölünmüş, tek yönlü, çift şeritli, zemini kuru, asfalt kaplama yolda Çine istikametinden Aydın istikametine süratli biçimde seyri sırasında, sağ tarafındaki kavşak çıkışındaki tali yoldan geçiş önceliğine uymadan bölünmüş yola giren 251 promil alkollü sürücü … yönetimindeki bisiklete 31.5 m. iz oluşturacak biçimde fren tatbik ettiği halde duramayarak sol şeritte çarpıp, bisiklet ile sürücüsünü 38,5 m. savurması sonucu …’ın olay yerinde vefat etmesi şeklinde gelişen eyleminde kazanın oluşumunda ikinci derecede kusurlu bulunduğu anlaşılmakla, iki sınır arasında temel ceza belirlenirken suçun işleniş şekli, meydana gelen zararın ağırlığı, failin taksire dayalı kusurunun yoğunluğu da nazara alınmak suretiyle, adalet ve hakkaniyet kurallarına uygun bir cezaya hükmedilmesi gerektiği gözetilmeden, oluş ve dosya kapsamıyla çelişen yazılı gerekçelerle sanığa tayin olunan temel cezada alt sınırdan
ayrılmak ve oluşa göre sanığın eyleminde bilinçli taksir koşulları bulunmadığı nazara alınmadan sanığa tayin olunan cezada 5237 sayılı TCK’nın 22/3. maddesi gereğince arttırım yapılmak suretiyle sanığa fazla ceza tayin edilmesi,
2- Sanığın ölene çarptıktan sonra olayın şoku ile durmayarak kaza yerini eşini orada bırakarak terk edip; aynı gün kendiliğinden jandarmaya teslim olduğu ve ölen …’ın yardım veya bildirim yükümlülüğünün yerine getirilmemesinden dolayı değil, meydana gelen trafik kazasının hemen ardından olay yerinde vefat ettiği nazara alındığında; sanığın gerçekleşen eyleminin 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 82. maddesinde, “Trafik Kazalarında Yükümlülük” başlığı altında düzenlenen idari para cezasını gerektirir kabahat olarak kabulü gerekirken, 5237 sayılı TCK’nın 98. maddesinde tanımlanan ve unsurları itibariyle oluşmayan yardım veya bildirim yükümlülüğünün yerine getirilmemesi suçundan sanığın mahkumiyetine karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olup, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 20.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.