YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2011/4629
KARAR NO : 2012/422
KARAR TARİHİ : 19.01.2012
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle öldürme, Yardım yükümlülüğünü yerine getirmeme
Hüküm : 5237 sayılı TCK’nın 85/1, 62, 50/1-a, 50/4, 52/2, 52/4, 98/2, 62, 63. maddeleri gereğince mahkumiyet.
Taksirle öldürme ve yardım yükümlülüğünü yerine getirmeme suçlarından sanık hakkında kurulan mahkumiyet hükmü sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1- Yardım yükümlülüğünü yerine getirmeme suçundan kurulan hükme yönelik temyiz incelemesinde;
Her ne kadar, sanığın trafik kazası sonucu yaralanan kişinin bir an önce tedavi edilmesini sağlama konusunda yardım yükümlülüğü mevcut ise de, dosya kapsamına göre, kazanın başkalarının da bulunduğu meskun mahalde meydana geldiği, tanık …’nin anlatımına göre, maktülün kazadan hemen sonra başka bir araca bindirilip hastaneye gönderildiği, maktülün hastaneye yetiştirilmesinde dosya kapsamına göre bir gecikme yaşanmadığı, sanığın da kaza yerini tamamen terketmeyip korktuğu için aracını uzakta parkedip kalabalığı izlediği şeklindeki beyanda bulunduğu, bu hususlar topluca değerlendirildiğinde, somut olayda yardım yükümlülüğünü yerine getirmeme suçunun unsurlarının oluşmamasına rağmen yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması,
2- Taksirle öldürme suçundan kurulan hükme yönelik incelemede ise;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin süre tutum dilekçesinde belirttiği bir nedene dayanmayan sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Hükümden sonra yürürlüğe giren 5728 sayılı Kanunun 562. maddesiyle değişik CMK’nın 231. maddesindeki “hükmün açıklanmasının geri bırakılması”na ilişkin düzenleme karşısında; suçun niteliği, hükmolunan cezanın süresi gözetilip dosyada bulunan adli sicil kaydı da değerlendirilerek sanığın hukuki durumunun takdir ve tayininde zorunluluk bulunması, bozmayı gerektirmiş, sanık müdafinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı isteme uygun olarak BOZULMASINA, 19.01.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.