Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2011/18040 E. 2012/2190 K. 07.02.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2011/18040
KARAR NO : 2012/2190
KARAR TARİHİ : 07.02.2012

Mahkemesi :Çocuk Mahkemesi
Suç : Taksirle yaralama, trafik güvenliğini tehlikeye sokma
Hüküm : 5237 sayılı TCK’nın 89/1, 22/3, 89/2-b, 31/3; 179/2,31/3 maddeleri uyarınca mahkumiyet.

Taksirle yaralama ve trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın beraatine karar verilmesi gerektiğine ilişkin ve yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine; ancak,
Dosya içeriğine göre; 13.05.2007 günü geçirmiş olduğu trafik kazası sonrası vücudunda ağır derecede kemik kırığı oluşacak şekilde yaralanan mağdurun, boynundaki kırık nedeniyle 30.10.2007 günü İnönü Üniversitesi Turgut Özal Tıp Merkezinde yapılan ameliyatı sırasında vefat etmesi karşısında; ölümü ile yargılamaya konu olay arasında illiyet bağı bulunup bulunmadığı hususunda Adli Tıp Kurumundan rapor alınarak sonucuna göre suç vasfının tespiti, sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, Fırat Üniversitesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanının “13.05.2007 tarihindeki trafik kazasında mağdurun boynunda kırık oluşmadığından ölümle trafik kazası arasında illiyet bağı bulunmadığı” şeklindeki 01.02.2008 tarihli bilirkişi görüşü ile yetinilerek,eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabul ve uygulamaya göre:
1-Sevk ve idaresindeki kamyonet ile ıslak zeminli yolda … caddesini takiben…Düğün Sarayı önüne geldiğinde, aracının hızını yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara göre ayarlamaması sonucu, gidişine göre yolun sağındaki motosiklete, motosikletini park edip kaldırıma çıkan …’a ve park halindeki araçlara çarpmak suretiyle kazaya karışan ve 188,7 promil alkollü olarak … kullandığı tespit edilen sürücü belgesiz sanığın, güvenli sürüş yeteneğini kaybettiği ve dolayısıyla atılı trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunun oluştuğunun kabulünde bir isabetsizlik bulunmadığı, ancak bir fiil ile birden fazla farklı suçun oluşmasına neden olan sanığın, tehlike suçunun meydana gelen netice ile zarar suçuna dönüşmüş olması karşısında, 5237 sayılı TCK’nın 44. maddesi uyarınca yalnızca taksirle yaralama suçundan cezalandırılması ile yetinilmesi gerektiği gözetilmeden, sanığın ayrıca trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan da mahkumiyetine karar verilmesi,
2- 5271 sayılı CMK’nın 226/2. Maddesi uyarınca iddianamede yer almayan 5237 sayılı TCK’nın 89/2-b maddesinin uygulanabilmesi için sanığa ek savunma hakkı verilmesi gerektiği gözetilmeden ve 5237 sayılı TCK’nın 89/2-b maddesi uyarınca tayin olunan cezanın yarısı oranında arttırım yapılabileceği nazara alınmadan, sanığa taksirle yaralama suçundan hükmolunan temel cezanın 5237 sayılı TCK’nın 89/2-b maddesi gereğince bir kat artırıldığı ifade edilerek sanığa fazla ceza tayin edilmesi,
3- Çocuk Koruma Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmeliğin 20/1-7. maddesi ve 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunun 35. maddesi uyarınca; fiil işlendiği sırada 15 yaşını doldurmuş olup da 18 yaşını doldurmamış çocukların işledikleri fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin olup olmadığının takdiri bakımından, sosyal yönden inceleme yaptırılması ve mahkemece sosyal inceleme raporuna gerek görülmediği taktirde ise gerekçesinin kararda gösterilmesinin zorunlu olduğunun gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olup, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA,1412 sayılı CMUK’un 326/son maddesinin gözetilmesine, 07.02.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.