Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2011/11342 E. 2011/10701 K. 30.12.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2011/11342
KARAR NO : 2011/10701
KARAR TARİHİ : 30.12.2011

Mahkemesi :Ağır ceza Mahkemesi
Dava : 466 Sayılı Kanuna Göre Tazminat Talebi
Hüküm : 14.733,00 YTL maddi 1.000,00 YTL manevi tazminat ile 1.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 1.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine

Davacının tazminat talebinin kabulüne ilişkin hüküm davalı vekili ile davacı vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Gerekçeli karar başlığında davacının soyadının “Kılınç” yerine “Kılıç” olarak yazılması mahallinde düzeltilmesi mümkün eksiklik olarak görülmüştür.
Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Sanık hakkında 05.05.2000 tarihinde beraat kararı verilmiştir. Kesinleşmiş kararın sanığa tebliğ edildiğine dair belgelerin dosyada bulunmaması sebebiyle 06.07.2005 tarihinde tebliğ edilen kesinleşme kararına binaen 21.09.2005 tarihinde tazminat davası açılmıştır.
Davacının kesinleşme tarihinden itibaren beraat kararına dayalı olarak resmi bir işlem yapıp yapmadığı, resmi makamlara talepte bulunup bulunmadığı araştırılarak davanın süresinde açılıp açılmadığının değerlendirilmesi gerekirken eksik araştırmaya dayalı olarak davanın kabulüne karar verilmesi,
2- Kabule göre de;
a- Manevi tazminat miktarı belirlenirken objektif bir kriter olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar da gözetilmek suretiyle hakkaniyet ölçüsünü aşmayacak bir şekilde, hak ve nasafet kurallarına uygun makul ve makbul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, 22.2.1985 tarihi itibariyle hükmedilen 1.000 YTL’nin (1.000.000.000 lira) bu ölçülere uymayıp fazla olduğu,
b- Koruma tedbirleri nedeniyle hükmedilecek tazminatlar olay tarihinde geçerli olan para birimi üzerinden hesaplaması yapılarak sonucun bulunması gerekirken 1.5.2005 tarihinde yürürlüğe giren ve Türk Lirasından 6 sıfır atılmasını öngören 5083 sayılı kanuna göre hesaplama yapılarak yanlış anlamaya sebebiyet verilmesi,
c- Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 13.03.2007 gün ve 2-63 sayılı kararında açıklandığı üzere: haksız tutuklamadan kaynaklanan tazminat davalarında, ancak davanın tamamen reddi halinde davalı hazine lehine vekalet ücretine hükmolunacağından, davanın kısmen kabulü halinde davalı hazine lehine vekalet ücretine hükmolunamayacağının gözetilmemesi,
Kanuna aykırı görülmekle, davacı ve davalı vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerden dolayı yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, 30/12/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.