Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2023/4897 E. 2023/5681 K. 09.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/4897
KARAR NO : 2023/5681
KARAR TARİHİ : 09.10.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
HÜKÜM :Yeniden hüküm tesisi ile davanın kabulü

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen şirketin ihyası davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; Polatlar Gıda İnşaat Giyim Temizlik Ürünleri Dış Ticaret ve Sanayi Limited Şirketi aleyhine açtıkları rücuen tazminat davasında, adıgeçen şirketin davalı Ticaret Sicil Müdürlüğü tarafından 03.07.2015 tarihinde, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun (6102 sayılı Kanun) geçici 7 nci maddesi uyarınca ticaret sicilden re’sen terkin edildiğini, tazminat davasında taraf teşkilinin sağlanabilmesi için şirketin ihyasına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı temsilcisi cevap dilekçesinde; terkin işleminin usul ve yasaya uygun olarak yapıldığını, yasal hasım konumunda olan davalı Kurum aleyhine yargılama gideri ve vekâlet ücretine hükmedilmemesi gerektiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı tarafından ihyası talep edilen şirket hakkında açılan derdest dava sebebiyle işbu davanın açılmasında hukuki yarar bulunduğu, terkin işlemini 6102 sayılı Kanun’un geçici 7 nci maddesinde öngörülen usule riayet etmeksizin gerçekleştiren davalı Ticaret Sicil Müdürlüğünün kusurlu olup işbu davanın açılmasına sebebiyet verdiği ve bu nedenle yargılama giderlerinden sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile Polatlar Gıda İnş. Giyim Temz. Ürün. Dış Tic. ve San. Ltd. Şti.’nin ihyasına ve şirketin son temsilcileri olan … ile …’in tasfiye memuru olarak atanmasına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı temsilcisi istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 05.10.2022 tarihli ve 2022/1639 E., 2022/1683 K. sayılı kararıyla; davalı tarafça ileri sürülen istinaf itirazlarının yerinde olmadığı, ancak somut olayda ihyası istenen şirketin 6102 sayılı Kanun’un geçici 7 nci maddesinin on beşinci fıkrası uyarınca re’sen terkin edildiği, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 19.09.2018 tarih, 2018/3714 E. ve 2018/5439 K. sayılı ilamında belirtildiği üzere, bu durumda yalnızca şirketin ihyasına karar verilmesi gerektiği, ayrıca tasfiye memuru atanmasına gerek olmadığı, Mahkemece bu husus gözden kaçırılmak suretiyle tasfiye memuru atanmasının doğru olmadığı, davalı aleyhine yargılama harçlarına hükmedilmemesinin isabetli olmadığı, bunun yanında ihyası talep edilen şirketin Ankara 1. İş Mahkemesinin 2021/111 E. sayılı dosyasında devam eden dava ve bu davanın konusu uyuşmazlıkla sınırlı olarak ihyasına karar verilmesi gerekirken hükmün infazında tereddüde sebep olabilecek şekilde genel olarak ihyasına karar verilmesinin de doğru olmadığı gerekçesiyle, davalı temsilcisinin istinaf başvurunun reddine, İlk Derece Mahkemesi kararının re’sen kaldırılmasına, esas hakkında yeniden hüküm tesis edilmek suretiyle davanın kabulüne, Polatlar Gıda İnş. Giyim Temz. Ürün. Dış Tic. ve San. Ltd. Şti.nin Ankara 1. İş Mahkemesinin 2021/111 E. sayılı dosyası üzerinden devam eden dava ve bu davanın konusu uyuşmazlıkla sınırlı olarak ihyasına karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı temsilcisi ve katılma yoluyla davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 10.01.2023 tarih, 2022/7154 E. ve 2023/116 K. sayılı kararıyla davacı vekilinin tüm, davalı temsilcisinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak 6102 sayılı Kanun’un geçici 7 nci maddesinin on beşinci fıkrasında kullanılan “ihya” teriminin aynı Kanun’un 547 nci maddesine paralel “ek tasfiye” niteliğinde olduğu, 6102 sayılı Kanun’un geçici 7 nci maddesi uyarınca ihyaya (ek tasfiyeye) karar verilmesi durumunda tasfiye memuru atanması yönünde bir hüküm bulunmamakla birlikte aynı Kanun’un 547 nci maddesinde olduğu gibi mahkemece sınırlı olarak ihyaya karar verilerek tasfiye memuru atanması gerektiği, bu itibarla, Bölge Adliye Mahkemesince, ihyasına (ek tasfiyesine) karar verilen dava dışı şirkete tasfiye memuru atanmasına yönelik İlk Derece Mahkemesi kararının isabetli olduğu gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirmeye dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile 6102 sayılı Kanun’un geçici 7 nci maddesi, ihyaya (ek tasfiyeye) karar verilmesi durumunda tasfiye memuru atanması yönünde bir hüküm içermemekle birlikte aynı Kanun’un 547 nci maddesine paralel şekilde devam eden alacak davası ile sınırlı olarak ihyaya karar verilmesi ve şirkete tasfiye memuru da atanmasının tasfiyesi gereken ortaklıkların bir an önce ticaret sicilinden silinmesi ve ihtilafların azaltılması bakımından gerekli olduğu, yerel mahkemece bu yönde verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu, ancak yerel mahkemece ihya kararının devam eden alacak davası ile sınırlı olarak verilmemesi ve harçtan muaf olmayan davalıdan harcın tahsiline karar verilmemiş olması nedeniyle kararın re’sen kaldırılması gerektiği Dairece verilen kaldırma kararı ve Yargıtay bozma ilamı kamu düzenine ilişkin olduğundan istinaf ve temyiz giderlerinin başvuru sahipleri üzerinde bırakıldığı gerekçesiyle davalının istinaf talebinin reddine, kararın re’sen kaldırılmasına yeniden hüküm tesisine, buna göre, davanın kabulü ile Erzurum Ticaret Sicil Müdürlüğünün 11056/16528 sicil numarasına kayıtlı iken terkin edilen Polatlar Gıda İnşaat Giyim Temizlik Ürünleri Dış Ticaret ve Sanayi Limited Şirketi’nin Ankara 61. İş Mahkemesinin 2021/111 E. sayılı dosyası üzerinden devam eden dava ve bu davanın konusu olan uyuşmazlık ile sınırlı olarak ihyasına, 6102 sayılı Kanun’un 547 nci maddesi uyarınca ek tasfiye işlemlerinin tamlanması amacıyla şirkete …44 TC kimlik numaralı … ile …60 TC kimlik numaralı …’in Tasfiye Memuru olarak atanmalarına karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; ihyası istenen şirketin usulüne uygun olarak yapılan ihtar ve ilanlarla sicilden terkin edildiğini, 6102 sayılı Kanun’un geçici 7 nci maddesinin onbeşinci fıkrası uyarınca 5 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiğini belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davalı Ticaret Sicil Müdürlüğü tarafından 6102 sayılı Kanun’un geçici 7 nci maddesi uyarınca ticaret sicilden re’sen terkin edilen şirketin ihyası istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 6102 sayılı Kanun’un geçici 7 nci maddesi.

3. Anayasa Mahkemesinin 22.06.2023 tarihli ve 2023/33 E., 2023/117 K. sayılı kararı.

3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

09.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.