Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2023/4184 E. 2023/4890 K. 12.09.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/4184
KARAR NO : 2023/4890
KARAR TARİHİ : 12.09.2023

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1682 Esas, 2023/340 Karar
HÜKÜM : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Diyarbakır 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2016/543 E., 2017/990 K.

Taraflar arasındaki şirketin ihya davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı … vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı … vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip, gereği düşünüldü.

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili kurum ile tasfiyesi yapılan Karayar Özel Sağlık Hizmetleri Med. İnş. Gıda Akaryakıt San. Tic. Ltd. Şti. arasında sağlık hizmeti satın alma sözleşmesinin bulunduğunu, adı geçen şirkete sözleşmeye aykırı fiillerden dolayı cezai şart uygulanması için yapılan tebligatların adresten taşınmış şerhi düşürülerek kuruma iade edilmesi üzerine şirketin tasfiyesinin yapıldığının öğrenildiğini, tasfiye olan şirketin Yeni Yaşam Tıp Merkezi olarak faaliyet yürütürken kurum ile sağlık hizmeti satın alma sözleşmesinin bulunduğunu ileri sürerek Karayar Özel Sağlık Hizmetleri Med. İnş. Gıda Akaryakıt San. Tic. Ltd. Şti. adlı şirketin tüzel kişiliğinin sona ermesine dair kararın kaldırılmasına, şirketin ihyasına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
1.Davalı … vekili cevap dilekçesinde; mevcut davanın 5 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmadığını, davacının müvekkilinin tasfiye memuru olarak görevlendirildiği tasfiye edilmiş olan Karayar Özel Sağlık Hizmetleri Med. İnş. Gıda Akaryakıt San. Tic. Ltd. Şti.’nin ihyası için ilk olarak Diyarbakır 3. Asliye Hukuk Mahkemesi nezdinde dava açtığını, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun (6102 sayılı Kanun) geçici 7 inci maddesinin on beşinci fıkrasında şirketin ihyası için öngörülen 5 yıllık hak düşürücü sürenin mevcut davanın açıldığı tarihte çoktan dolduğunu, müvekkilinin tasfiye sürecinde yapılması gereken tüm işlemleri eksiksiz bir şekilde yerine getirdiğini, davacı tarafça tasfiyesi yapılan şirketten dolayı yöneltilmiş bir alacak iddiasının olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

2.Davalı … Ticaret Sicili Memurluğu davaya cevap vermemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı ile ihyası talep edilen şirket arasında özel sağlık hizmetleri sunucularından sağlık hizmeti satın alma sözleşmesinin bulunduğu, Diyarbakır 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2013/196 E. sayılı dosyasına sunulan 16.12.2014 tarihli bilirkişi raporu gereğince davacı kurumun ihyası talep edilen şirkete müteaddit kez para cezası uyguladığı, tahsilatın yapıldığına dair kurum içi belgelerde bilgi olmadığı, para cezalarının şirketin tasfiye edilmesinden önce tesis edildiği bu şekilde tasfiye işlemlerinin gerektiği gibi tamamlanmadan şirketin tasfiye işlemlerinin sonuçlandırılarak ticaret sicilden terkin edildiği, tasfiye işlemleri gerektiği gibi tamamlanmamış ve tasfiyesi gereken hususlar eksik bırakılmışsa, tüzel kişilik ticaret sicilinden silinse bile, limited şirketin tüzel kişiliğinin sona erdiğinin kabulünün olanaksız olduğu, buna göre 6102 sayılı Kanun’un 547 nci maddesinin dikkate alınması gerektiği gerekçesi ile davanın kabulüne, davalı … Ticaret Sicil Müdürlüğünün 19200 sicil numarasında kayıtla Karayar Özel Sağlık Hiz. Med. İnş. Gıda Akaryakıt San. Tic. Ltd. Şti.’nin “60.000,00 TL ile sınırlı olmak üzere” ihyasına ve ticaret siciline yeniden tesciline, ihyasına karar verilen şirkete davacı kurumun son tasfiye memuru …’un atanmasına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı … vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davalı … vekili istinaf dilekçesinde özetle; kararın hukuka aykırı olduğunu, mevcut davanın 5 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmadığını, müvekkilinin tasfiye sürecini usule uygun bir şekilde yürütmüş olmasına rağmen davacı tarafça tasfiyesi yapılan şirketten dolayı yöneltilmiş bir alacak iddiasının olmadığını, müvekkilince tasfiyeye karar verildiğinde davacı tarafça müvekkiline yöneltilmiş ve müvekkilinin bilanço kayıtlarında görünen herhangi bir alacağın bulunmadığını, davacı tarafın açılmamış sayılmasına karar verilen Diyarbakır 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/196 E. sayılı dosyasındaki raporun esas alınarak alacak iddiasında bulunması ve yerel mahkemenin de açılmamış sayılmasına karar verilen dosyadaki raporu dikkate alarak davanın kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu, ilgili davadaki raporun hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, müvekkilinin tasfiye sürecinde davacının kendi kayıtlarında dahi tasfiyeye girmiş şirkete ilişkin bu alacaklardan dolayı bir borç kaydının bulunmadığını, herhangi bir borç kaydının görülmediği bilançodan da anlaşıldığını, yapılan ilanlara rağmen davacının tasfiye memuru olarak müvekkiline bir müracaatının da olmadığını belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile mahkemece delillerin takdirinde ve yasa kurallarının olaya uygulanmasında bir isabetsizlik görülmediği, istinaf başvurusunda bulunan davalı vekili her ne kadar talebin zamanaşımına uğradığını iddia etmiş ise de; borçlu şirket terkininin 05.07.2011 tarihinde yapıldığı, eldeki davanın ise 5 yıllık süre dolmadan açıldığı, zamanaşımı itirazının bu nedenle yerinde olmadığı, kaldı ki tasfiye işlemlerinin usulüne uygun olmadığının tüm dosya kapsamından anlaşıldığı ve zamanaşımı itirazının bu nedenle de yerinde olmadığı, kararda kamu düzenine aykırı herhangi bir husus bulunmadığı, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davalı … vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı … vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı … vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf sebepleriyle temyiz başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, şirketin ihyası istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2.6102 sayılu Kanun’ un 547 nci maddesi ile geçici 7 nci maddesi.

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı … vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderlerinin temyiz eden davalı …’a yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

12.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.