Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2023/1473 E. 2023/4480 K. 13.07.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/1473
KARAR NO : 2023/4480
KARAR TARİHİ : 13.07.2023

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2017/929 Esas, 2019/591 Karar
HÜKÜM : Kısmen kabul

Taraflar arasındaki alacak davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonucunda Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı, davacı vekili ve katılma yoluyla davalılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili banka bünyesinde devren birleşen Esbank T.A.Ş ile Nadir Giyim San. ve Tic. Ltd. Şti. arasında genel kredi sözleşmeleri imzalandığını, davalıların sözleşmeleri müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıklarını, sözleşmelere istinaden Nadir Giyim San. ve Tic. Ltd. Şti. lehine teminat mektupları verildiğini, kredi borcunun ödenmemesi üzerine ihtarname ile davalıların teminat mektubu komisyon alacakları ve ferileri ile teminat mektubu tazmin riskinden oluşan hesapların katedildiğini, müvekkili bankanın davalılardan toplam 13.355,43 TL alacaklı bulunduğunu, ayrıca muhatabı Atatürk Havalimanı Gümrük Müdürlüğü olan 672,00 TL tutarlı mer’i teminat mektubu yönünden 24.06.2013 tarihi itibariyle gecikme zammı ile birlikte 9.900,78 TL alacağın bulunduğunu ileri sürerek bu bedellerin davalılar tarafından banka nezdinde açılacak hesaba depo edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalılar vekili cevap dilekçesinde; davacı bankanın külli halefi Etibank A.Ş.’nin dava dışı asıl borçlu Nadir Giyim San.ve Tic. Ltd. Şti.’den hak ve alacaklarını alacağın temliki sözleşmesi ile TMSF’ye devrettiğinden davacı bankanın aktif dava ehliyetinin bulunmadığını, ayrıca 10 yıllık zamanaşımı süresinin geçmiş olduğunu, esasa ilişkin olarak da davanın reddinin gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARLARI, BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Mahkemece Verilen Karar
Mahkemece 23.06.2013 tarih, 2013/193 E. ve 2014/90 K. sayılı kararı ile dava konusu kredi sözleşmesinin 20.08.1993 tarihine imzalandığı, kredi borcu ile ilgili 1994 yılında yapılan ihtarat doğrultusunda 1995 yılında icra takibi yapıldığı, Genel Kredi Sözleşmesini yapan bankanın TMSF’ye devrinden sonra 04.08.2006 tarihinde aynı borç ile ilgili ihtarnamenin gönderildiği, borcun davalı yönünden muaccel olduğu 1995 yılından itibaren 04.08.2006 tarihine kadar ki 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (6098 sayılı Kanun) 146 ncı maddesinde belirlenmiş olan 10 yıllık zamanaşımı süresini kesen ya da durduran başka bir neden bulunmadığı gerekçesiyle davalının zamanaşımı definin kabulü ile davanın reddine karar verilmiş, davacı vekilince temyiz edilmiştir.

B. Bozma Kararı
Dairemizin 10.11.2015 tarih, 2014/16716 E. ve 2015/11774 karar sayılı kararıyla araştırma yapılması gereğine işaret edilerek Esbank T.A.Ş’ın 02.07.2001 tarihinde Etibank A.Ş. bünyesine katıldığı, Etibank A.Ş. ile TMSF arasında yapılan 28.12.2001 tarihli alacağın temliki sözleşmesi ile Etibank A.Ş.’nin dava konusu kredi sözleşmesinden kaynaklanan tüm hak ve alacaklarını ferileri ve teminatları ile birlikte TMSF’ye devir ve temlik ettiği, TMSF ile RCT Varlık Yönetimi A.Ş. arasında yapılan kredi alacağı temlik sözleşmesi ile de dava konusu kredi sözleşmesinden doğan hak ve alacakların TMSF tarafından temlik edildiği, mahkemece dosyada bulunan söz konusu temlik sözleşmeleri değerlendirilip tartışılmadan, yani davacının bu davayı açmakta aktif husumet ehliyetinin bulunup bulunmadığının irdelenmesi gerektiğine işaret edilerek bozulmuştur.

C. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 03.07.2019 tarih, 2017/929 E. ve 2019/591 K. sayılı kararı ile Esbank TAŞ’ın 02.07.2001 tarihinde Etibank A.Ş. bünyesine katıldığı, Etibank A.Ş. ile TMSF arasında yapılan 28.12.2001 tarihli alacağın temliki sözleşmesi ile Etibank A.Ş.’nin dava konusu kredi sözleşmesinden kaynaklanan tüm alacakları ferileri ve teminatları ile birlikte TMSF’ye devir ve temlik ettiği, TMSF ile RCT Varlık Yönetimi A.Ş. arasında yapılan kredi alacağı temlik sözleşmesi ile de dava konusu kredi sözleşmesinden doğan nakdi ve gayrinakdi alacakların (mektup komisyonları hariç) TMSF tarafından temlik edildiği, bu sebeple davacının yalnız teminat mektup komisyonlarından kaynaklı alacak talebinde bulunabileceği, gayrinakdi alacak yönünden davacının aktif dava ehliyetinin bulunmadığı, Eskişehir Bankası T.A.Ş. …Şubesi ile dava dışı Nadir Giyim Sanayi ve Tic. A.Ş. arasında 27.09.1994 tarihli 200.000,00 DEM tutarlı genel kredi sözleşmesi akdedildiği, davalıların anılan umumi kredi taahhütnamesini müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı, dava dışı asıl borçlu Nadir Giyim San. Tic. A.Ş. lehine 11 adet teminat mektubu düzenlenmek suretiyle gayri nakdi kredi kullandırıldığı, teminat mektuplarına ait komisyonların ödenmesi için davacının ihtarname keşide ettiği, ancak ihtarnamenin davalılara tebliğ edilemediği, tebligat parçalarının iade edildiği, davalı kefillerin 29.12.2008 tarihinde başlatılan icra takibi ile temerrüte düştükleri, iş bu davada davacı bankanın takip tarihi olan 15.08.2006 tarihi itibariyle davacının 59,19 TL’si asıl alacak olmak üzere toplam 130,34 TL komisyon alacağı bulunduğu, davalıların İstanbul 11. İcra Müdürlüğünün 2012/28680 Esas sayalı dosyası ile temerrüte düştüklerinden temerrüt tarihi olan 29.12.2008 tarihi itibariyle davacının teminat mektubu komisyonlarından dolayı toplam 310,91 TL alacaklı olduğu, umumi taahhütnamenin 57 nci maddesi kaspsamında davacının asıl alacağa %93,50 temerrüt faizi uygulayabileceği, dava tarihi itibariyle 169,86 TL’si asıl alacak olmak üzere toplam 1.003,89 TL nakdi alacak talep edebileceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 169,86 TL’si asıl alacak olmak üzere ve dava tarihinden itibaren asıl alacağa %93,50 temerrüt faizi ve faizin %5 BSMV uygulanmak üzere 1.003,89 TL’nin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin nakdi alacak istemi ile gayri nakdi alacak isteminin reddine karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve katılma yoluyla davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; ihtarnameler tebliğ edilmesine rağmen borcun ödenmediğini, meri teminat mektubu olduğunu, faizi ile ödenmesi gerektiğini, temerrüt faizinin hatalı belirlendiğini, ihtarname iade edilmişse de bildirilen adrese tebliğe çıkarıldığını, geçerli tebligatın bulunduğunu, komisyon başlangıç tarihinin hatalı hesaplandığını, komisyon tutarının %2 olarak kabulünün doğru olmadığını, minumum 30,00 TL olarak kabulü gerektiğini, eksik hesaplandığını, gayrinakdi alacak isteminin reddinin hatalı olduğunu belirterek davanın kabulünü istemiştir.

2.Davalılar vekili katılma yoluyla temyiz dilekçesinde özetle; davacının aktif dava ehliyetinin bulunmadığını, alacağın temlik edildiğini, hiçbir hak ve alacağının kalmadığını, alacağın zamanaşımına uğradığını, zamanaşmı itirazının değerlendirilmediğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, genel kredi sözleşmesine dayalı alacak istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (6098 sayılı Kanun) 146 ncı maddesi.

3. Değerlendirme
1.Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm, davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.

2. Mahkemenin 23.06.2013 tarihli kararıyla tüm alacak talebi yönünden zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, davacı vekili tarafından kararın temyiz edilmesi üzerine dairemizin 10.11.2015 tarihli kararıyla öncelikle davacının aktif husumetinin bulunup bulunmadığı hususunun tespit edilmesi gerektiği belirtilmiştir. Mahkemece bozmaya uyulduktan sonra verilen kararda davacının aktif dava ehliyetinin bulunduğu kısım yönünden davanın esasına girilerek kabulüne, aktif dava ehliyeti olmayan kısım yönünden reddine karar verilmiştir. Ancak davalı zamanaşımı defini ileri sürmüş olup davacının aktif husumetinin bulunduğu kabul edilen teminat mektubu komisyon alacakları bakımından zamanaşımı defi yönünden olumlu olumsuz bir karar verilmeden esasa ilişkin hüküm kurulması doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.

V. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE,

2. Mahkeme kararının BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde davalılara iadesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

13.07.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.