Yargıtay Kararı 11. Hukuk Dairesi 2023/1288 E. 2023/4066 K. 03.07.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/1288
KARAR NO : 2023/4066
KARAR TARİHİ : 03.07.2023

MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
SAYISI : 2016/1245 Esas, 2018/770 Karar
HÜKÜM : Kabul
KARAR DÜZELTME İSTEYEN : Davacı vekili

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili, davalı vekili ile fer’i müdahiller vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Davacı vekili tarafından Dairece verilen kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla; kesinlik, süre ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, karar düzeltme dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı Ege Bank Çorlu Şubesi nezdinde hesap açtırarak 25.11.1999 tarihinde 90.000,00 DM yatırdığını, 21.12.1999 tarihinde Egebank yönetimine BDDK tarafından el konulduğunu ve daha sonra …’ye devredildiğini, sonra da Sümerbank ile birleştirildiğini, en son olarak Oyak Bank A.Ş. ile birleştirildiğini, Oyak Bank A.Ş’nin ING Bank’a satıldığını, müvekkilinin mevduat hesabındaki parasının Egebank Off Shore Ltd. Şti. adlı banka hesabına aktarıldığını, ancak mevduatın müvekkiline ödenmediğini, Egebank yetkililerinin dolandırıcılık suçundan yargılandıklarını ve haklarında mahkumiyet hükmü verildiğini, davalı bankanın sorumluluğunun bulunduğunu ileri sürerek davalı bankaya yatırılan 90.000,00 DM karşılığı olan 46.016,00 euro mevduatın davalıdan faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep emiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili ve fer’i müdahiller vekilleri dilekçelerinde; husumet, zamanaşımı, hak düşürücü süre ve esasa ilişkin savunmalarda bulunarak davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile off shore hesabına aktarılan paranın, gerek derdest dosya ve gerekse ceza dosyası içeriğinden de anlaşılacağı üzere fiilen off shore şirketine ve Kıbrıs’a gönderilmediği, davalı bankanın hakim ortaklarına ait bir kısım şirketlere kredi olarak kullandırıldığı, dava konusu mevduatın off shore şirketinin mal varlığının bulunmaması nedeniyle tahsil edilemediği yine off shore hesaplarının açılması ve mudilerin bu hesaplara yönlendirilmesi yönünde yöneticilerin banka çalışanlarına emir ve talimat verdikleri, bu doğrultuda banka çalışanlarının mudilere off shore hesabının avantajlı olduğu yönünde telkinlerde bulunarak yönlendirdikleri, davacı tarafından 90.000,00 DM’in Egebank’a yatırıldığı, Egebank’ın 09.08.2001 tarihinde davalı bankaya devir edildiği, devir nedeniyle davalı bankanın Egebank’ın külli halefi olduğu, 90.000,00 DM’in 46.016,26 euroya tekabül ettiği, davacının davalı bankaya yatırdığı mevduatın geri ödenmemesi sonucu zarara uğradığı gerekçesiyle davanın kabulü ile 90.000,00 DM karşılığı 46.016,26 euronun 30.11.1999 tarihinden itibaren Devlet bankalarınca euro cinsinden açılan 1 yıl vadeli mevduata uygulanan en yüksek faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili, davalı vekili ile fer’i müdahiller vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Yargıtay Kararı
Dairenin 24.10.2022 tarih, 2019/2028 E., 2022/7300 K. sayılı kararıyla davacının bankaya 1999 yılında para yatırdığı ve aynı yıl paranın off-shore hesabına aktarıldığı, işbu davanın ise 2014 yılında 10 yıllık zamanaşımı süresinden sonra açıldığı, bu itibarla davanın zamanaşımı sebebiyle reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisinin doğru olmadığı gerekçesiyle hükmün fer’i müdahil … ile davalı banka yararına bozulmasına, bozma sebep ve şekline göre davalı vekilinin, davacı vekilinin ve fer’i müdahil OYAK vekilinin tüm, fer’i müdahil … vekilinin sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

V. KARAR DÜZELTME
A. Karar Düzeltme Yoluna Başvuran
Dairenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.

B. Karar Düzeltme Sebepleri
Davacı vekili karar düzeltme dilekçesinde özetle; Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin yerleşik içtihadını değiştirmek üzere Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna başvurusunun yasal koşulları taşımadığını, bu başvurunun yasal dayanağının da Anayasa’ya aykırı olduğunu, bozma gerekçesi, usul ve yasaya aykırı olduğu gibi bu bozma gerekçesi ve dayanağı olan Hukuk Genel Kurulu İçtihadı Birleştirme Kararının da Anayasa ile güvence altına alınan hukuki güvenlik ilkesine, adaletli yargılanma hakkına, mülkiyet hakkına, sürpriz karar verme yasağına, dosya içeriğine aykırı bulunduğunu, içthadı birleştirme kararının devam eden davaların reddini sağlamak amacıyla çıkarıldığını, gerekçeden ve hukuki dayanaktan yoksun şekilde toptancı bir yaklaşımla 10 yıllık zaman aşımının başlangıcının “paranın off shore bankaya yattığı tarihten başladığı ve 10 yıl sonra zamanaşımının dolmuş olduğu için davanın reddedilmesi gerektiği” şeklindeki kararın usulsüz bir karar olduğu gibi mahkeme kararlarının gerekçeli olacağına dair Anayasa hükmüne de açıkça aykırı bulunduğunu, dosyaların içtihadı birleştirme kararı çıkacağı için bekletilmesinin adil yargılanma hakkını ihlal ettiğini, Hukuk Genel Kurulunun İçtihadı Birleştirme Kararında zamanaşımının hangi tarihte başlayacağının belirtilmesiyle yetinildiğini, zamanaşımını kesen unsurların bulunup bulunmadığının tartışılmasını yerel Mahkemeye bıraktığını, bu nedenle bozma içeriğinin de yanlış olduğunu, …’nin banka sahiplerinden mevduat sahipleri adına para tahsil ettiğini, bu hususun zamanaşımını kestiğini, zamanaşımı savunmasının hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğu, borcun … tarafından üstlenildiğini, bu bozmaların …’nin sebepsiz zenginleşmesine sebep olacağını, içtihadı birleştirme kararının mülkiyet hakkını, uluslararası sözleşmeleri ihlal ettiğini, bozma kararında zamanaşımının ileri sürülmesinin hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğunun değerlendirilmediğini, zamanaşımını kesen ve durduran olguların değerlendirilmediğini, yerel Mahkeme kararında ilam vekâlet ücretinin yanlış hesap edildiğini belirterek bozma ilamının kaldırılarak yerel Mahkeme kararının düzeltilerek onanmasını istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, davalı İNG Bank A.Ş.’nin külli halefi olduğu Egebank A.Ş.’de bulunan davacı mevduatının, davacının iradesi fesada uğratılarak off-shore hesabına gönderildiği iddiasına dayalı alacak istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun ( 1086 sayılı Kanun) 440 ıncı ve 442 nci maddeleri.

3. Değerlendirme
Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre davacı vekilinin 1086 sayılı Kanun’un 440 ıncı maddesinde sayılan hallerden hiçbirini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteminin reddi gerekir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekilinin karar düzeltme isteminin 1086 sayılı Kanun’un 442 nci maddesi gereğince REDDİNE,

Davacı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK 442/3. maddesi hükmü uyarınca takdiren 1.581,00 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyen davacıdan alınarak Hazine’ye kaydedilmesine,

03.07.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.