YARGITAY KARARI
DAİRE : 11. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/890
KARAR NO : 2023/2422
KARAR TARİHİ : 25.04.2023
MAHKEMESİ : Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1079 Esas, 2021/1508 Karar
HÜKÜM : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Trabzon 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
(Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi sıfatıyla)
SAYISI : 2019/132 E., 2021/178 K.
Taraflar arasındaki marka hükümsüzlüğü davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı … vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı … vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde; müvekkilleri ile davalının muris Mustafa Özbak’ın müşterek mirasçıları olduğunu, murisin “BETON”, “BETON HELVA” ibareli markalarının ve bu marka altında satılan helva dondurma, şıra, tahin, pekmez vb. ürünlerin mucidi, kurucusu ve yegane üreticisi olduğunu, muris adına Türk Patent ve Marka Kurumu (TPMK) nezdinde tescilli 94/003892 nolu “BETON”, 2007/20431 nolu “BETON+ŞEKİL” 2010/42221 nolu “BETONHELVA+ŞEKİL” ibareli markaların bulunduğunu, davalının bu markaların varlığını bilmesine rağmen kötü niyetle ve muris adına kayıtlı markalarla iltibasa mahal verir şekilde 7 adet markayı adına tescil ettirdiğini ileri sürerek davalı adına TPMK nezdinde tescilli 2011/38970 nolu “Beton Helva”, 2012/85075 nolu “thb Trabzon beton helva 1953”, 2014/29354 nolu “betonhelva yöresel” 2017/62308 nolu “betonhelva dondurma”, 2017/62313 nolu “betonhelva Trabzon”, 2017/62318 nolu “betonhelva gıda ve şekerleme” 2018/12650 nolu “… beton helva şekerleme şıra dondurma” ibareli markalarının hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmesini talep etmiş, 07.01.2019 tarihli dilekçesiyle; davalının davadan sonra 2014/29354 nolu markayı …’a devrettiğini belirterek adı geçenin dahili davalı olarak davaya eklenmesini istemiştir.
II. CEVAP
1.Davalı … vekili cevap dilekçesinde; davanın süresinde açılmadığını, müvekkilinin marka tescillerinin kötü niyetli olduğundan söz edilemeyeceğini, aksine murisine ait markaların yaşatılmaya ve korunmaya çalışıldığını, marka tescillerinin murisin bilgi ve rızası dahilinde yapıldığını savunarak davanın reddini istemiştir.
2.Markayı devralan davalı …, cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalının marka sahibi murisin çocuğu olduğu, uzun yıllar murisin faaliyetinde yanında bulunduğu, murise ait markaların kullanıldığı ve tescil edildiği mal ve hizmet sınıfını bildiği, dava konusu markaların aynı, benzer mal ve hizmet sınıfında kullanıldığı ve tescil edildiği, davalının markanın üçüncü kişilerden korunması amacıyla tescil edildiğine yönelik savunmasının hayatın olağan akışına uygun olmadığı, zira markayı hukuken koruyan mevzuat hükümlerinin bulunduğu, dava tarihinden sonra davalı tarafça benzer mahiyette 2019/34624 sayılı marka başvurusunun yapıldığı, davalı tarafından markanın 3. kişilerden korunmasına yönelik hareket ettiği yönünde savunma yapılmasına rağmen aynı zamanda markaların üretimde kullanıldıkları, davanın devamı sırasında dava konusu 2014/29354 sayılı markanın üçüncü kişiye devredildiği açıklanan nedenlerle davalının kötüniyetli olduğunun kabulü gerekeceği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı … vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı … vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın 5 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmadığını ve mahkemenin kötü niyetli marka tescilinin bulunduğuna ilişkin değerlendirmesinin hatalı olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı … vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı … vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde belirtilen hususları tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davaya konu markaların hükümsüz kılınması koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 6 ncı maddesinin birinci ve dokuzuncu fıkraları
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı … vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
25.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.